önce adımı fısıldadılar kulağıma, sonra seslendiler soyadımla.. yürümeyi öğrenmek için emekledim.. büyümeyi öğrenmek için, koştum, zıpladım, dans ettim.. eğildim,
AZİZ NESİN ...alıntı.
Bursa’da tanıştığım başka bir kitapçıya gittim. -“İngilizce ders verilir.” diye bir kağıda yazsam da, sizin dükkanın camına kağıdı yapıştırsam, nasıl olur? -İş çıkmaz! dedi. -Neden? -Şimdi herkes İngilizce ders veriyor. Manav dükkanlarından, berber dükkanlarına kadar bak, hepsinin camında “İngilizce ders verilir” diye kağıtlar asılı…
Reklam
Bursa’da tanıştığım başka bir kitapçıya gittim. -“İngilizce ders verilir.” diye bir kağıda yazsam da, sizin dükkanın camına kağıdı yapıştırsam, nasıl olur? -İş çıkmaz! dedi. -Neden? -Şimdi herkes İngilizce ders veriyor. Manav dükkanlarından, berber dükkanlarına kadar bak, hepsinin camında “İngilizce ders verilir” diye kağıtlar asılı… Ağaçlara,
Bir ilaç içsem bari diye düşündüm, Biraz kolonya sürünsem, Ferahlasam, pencereyi açsam. Şöyle bir şey yazdım sonra: Yağmur, çamurlu bir elbise dikiyor şehre Sıkılıyoruz hepimiz bu çamurlu giysinin içinde. Berbattı, Bir şiire böyle başlanmazdı. İç ses diye söylendim, Ardından Yıldırım Gürses... Aptal aptal güldüm bir de buna. Ayşecik
Yazdıkların gittikçe derinleşiyor dedi....Güldüm.Çünkü ben iyi bir hırsızdım....Çünkü ben Tanrı'dan çalıyordum. Hülya Bilgin
1000Kitap,Hoşgörülü Hoşgörüsüzlük
Gözünü ideolojik körlük bürüyenler,kendini kafdağının zirvesinde görenler,kendini Türk Dil Kurumu Müfettişi sananlar,Siteyi prim amaçlı kullananlar,başımıza entelektüel bilgin kesilenler bu yazıyı okumasın.Çünkü yazdığım şeyler onlar için hiçbir şey ifade etmeyecek.Ama ben yine de yazacağım,içimde kaldıkça sinirlerim bozuluyor. Tam 4 senedir
632 öğeden 621 ile 630 arasındakiler gösteriliyor.