200 syf.
10/10 puan verdi
·
Read in 35 hours
Yazardan okuduğum ilk kitap oldu.Basit bir dili var ve çok akıcı bir roman olmuş. Başladıktan sonra elimden bırakamadım çok hızlı bitti ve hala etkisinden çıkamadım.Kitap o kadar iyi ki işlenen karakterlerin hayatlarına çok üzülmeme rağmen hiç bir kitapta bu kadar kahkaha atıp eğlenmemiştim. Yazarın mizah yeteneğine hayran kaldım. İlk defa bir kitapta bu kadar çok güldüm. Konusuna gelecek olursak da bir ailedeki bireyleri onların ağzından tek tek dinliyoruz. Ve aslında insanların dışardan göründükleriyle iç dünyaları o kadar farklı ki...Kimsenin hikayesini bilmeden önyargılarımızla ne kadar çok insanı yargılayabiliyoruz çoğu zaman. Oysaki herkesin kendince haklı sebepleri var. Burdaki ailede de neredeyse herkesin bir sırrı var kimsenin bilmediği. Ve bu sırlar diğerlerinin hayatını bambaşka sonlara götürüyor.Her karakter için ayrı ayrı üzüldüm. Çok beğendiğim bir kitaptı.Okumanızı kesinlikle tavsiye ederim.Siz de çok keyif alacaksınız bence.
Söyleme Bilmesinler
Söyleme Bilmesinler
Şermin Yaşar
Şermin Yaşar
Söyleme Bilmesinler
Söyleme BilmesinlerŞermin Yaşar · Doğan Kitap · 20235.7k okunma
624 syf.
·
Not rated
SOKAK NÖBETÇİLERİ♡♡♡
İkinci kitabın son sayfalarından hatırlayacağınız üzere Yankı’nın Helin üzerinde bıraktığı o etki çok büyüktü ki bunu kaldıramayarak onlardan uzaklaşma isteği duydu. Beni bilen bilir ben iki kitapta da Yankı’ya ısınamayan biriydim çünkü hareketleri, bir gün çok iyi bir gün çok kötü davranması beni tilt ediyordu ancak üçüncü kitapta kendini
Sokak Nöbetçileri 3
Sokak Nöbetçileri 3Aslı Arslan · İndigo Kitap · 20231,478 okunma
Reklam
200 syf.
10/10 puan verdi
Geçmişe gitmek ister misiniz?
Ara sokakların birinde göz önünde bulunmayan bodrum kat tek oda bir kafe bulunuyor. Bu kafede çalışan üç kişi ve devamlı müşteriler var. Dışarıdan kendi içine kapanık çok iyi kahveli bir kafe olarak görünse de aslında bu kafe bir şehir efsanesine konu olmuş durumda. Söylenene göre kafede geçmişe gidebiliyorsunuz. Sevgilisinden o kafede ayrılan
Kahve Soğumadan Önce
Kahve Soğumadan ÖnceToshikazu Kawaguchi · Epsilon Yayınevi · 20215.7k okunma
310 syf.
6/10 puan verdi
·
Read in 3 days
Saklambaç
Kitap İnceleme Kitabın konusu: Bir keş kendi evinde ölü bulunur. Dedektif Rebus, bu davaya atanmıştır. Bir yandan bu olayı araştırırken bir yandan da uyuşturucu karşıtı bir kampanyanın yürütülmesinde görev almak zorunda kalır. Keşin ölümünün çözümü gittikçe karışmaktadır. Bu ölüm bir intihar mı yoksa cinayet mi? Neden öldü veya öldürüldü?
Saklambaç
SaklambaçIan Rankin · Alfa Yayıncılık · 201853 okunma
272 syf.
10/10 puan verdi
·
Read in 14 days
Ben bu yazarın kitaplarını anlatmakta biraz zorlanıyorum çünkü normal değil. Çünkü roman okur gibi okuyamazsin kapağın kenarında roman yazsa da. Her kitabinda acaba ne ördü başımıza, dersin. Yakacak yine loblari garanti! Aslında okurken değil okumadan önce zaten yanmıştı.((: Kitle psikolojisinin karanlık, korkunç, iğrenç yanlarını işlerken arafta kalmış ve yozlaşmişligin içinde debelenen arayış içinde olan bir kesimi de Kuklacı olarak yansitmiş diye düşündüm ben. Şöyle baktım, içimizde, belki de biz de dahil olmak üzere maske takmaya zorlanmış ya da takmayı kendi istemiş bir sürü kuklaci var. Kuklacilarin bir gün sesi çıkmaya başlar, maske çıkar... İnsanın karanlık duygularını, yozlaşmış ahlaki, arada kalmışlığın verdiği vicdan karmaşasini belki de bu kadar iyi anlatan bir kitaba denk gelemeyecegim. Psikolojik, felsefik ya da ne derseniz deyin, bu kitaba sadece #yeraltıedebiyatı romanı demek bile sanki hafif kalıyor bana göre. Ya yazar kandiriyorsa? Kitabın sonuna doğru kahkaha attım. Enfesti! Eh haliyle argo anlatım mevcut kitapta bilin. Kitap baştan aşağı tuhafliklarla dolu, isim secimleri bile ((: yav nerden buluyorsun bunları diye soylendim, güldüm pekcok yerde. Özellikle doktorun teşhisi nasırlı elleri için... Uzun lafın kısası okumayı bilen herkesin anlayamayacağı bir tür olduğundan belirli bir okuma seviyesine ulaşan okurların okuması gereken bir kitap. Epope dehşet ve ibretle tavsiye eder
Kuklacı
KuklacıEmre Timur · Az Kitap · 202487 okunma
86 syf.
·
Not rated
Kısacık bir hikaye bu kadar duygu barındırabilir mi içinde? Kitabı okurken yer yer sinirlendim, yer yer güldüm, yer yer üzüldüm. Kapattığımda ise bir okur olarak her açıdan doyuma ulaştım. Çünkü Tuğba hanımın muazzam bir anlatımı ve çok etkileyici bir üslubu var. Yani ben "kaliteli bir okuma" yaptım diyebilirim. Aslında kayıp bir kedinin hikayesini okuyoruz kitapta. Genç kadın bir gün eve geldiğinde kedisini bulamıyor ve "Kaybedenleri Bulma Ofisi'nden" yardım istiyor. Ama ne ofis, kayıp çorap tekinden tutun da doğumda kaybolan çocuğunuza kadar herşeyi ve herkesi buluyorlar. Peki Hector bulunabilecek mi? Bence ana hikaye bu gibi görünse de kitaptaki güncel eleştiriler, modern iş dünyasının ele alınış şekli ve en önemlisi yalnızlık çok vurucu bir şekilde anlatılmış. Mizahi bir dille ifade edilen iş hayatı ve iş arkadaşlıkları hepimize bir yerlerden tanıdık geliyor. Ama yalnızlık kısmında çok üzüldüm. İçine düşülen durum o kadar büyük bir çaresizlik ki. Şunu da eklemeliyim ki karakterin pasaklılığı beni benden aldı Tuğba hanım. Yani pis bir ortam bu kadar iyi anlatılabilirdi. Şu an resmen o evin kokusu burnuma geliyor. Keyifli okumalar dilerim...
Hiçlik ya da Her Şey
Hiçlik ya da Her ŞeyTuğba Saydam · Kitapyurdu Doğrudan Yayıncılık · 2024154 okunma
Reklam
1,000 öğeden 21 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.