Dün başlamıştım, yapacak pek işim olmadığı için bugün bitirdim. Sıkıcı olan yerleri de vardı, detaya çok boğulan yerler, gerçekten anlatım bozukluğu, yazım yanlışlıkları göze batıyor. Üzülüyorum, bu kitaplar editör onayından geçmeden mi baskıya giriyor?
O kısımların dışında bir şey dikkatimi çekti. Kitabın Hakan ile ilgili kısımlarında bizzat Hakan kendisi anlatıyor hikayeyi, bazı yerler var ki orada anlatıcı giriyor devreye. Ve Hakan da anlatılanlar arasında. Yani Hakan anlatmıyor diğerlerinin öyküsünü. Bunu neye göre seçtiğini çözemedim yazarın.
Ve fazla karamsardı. Bir de bazı betimlemeleri o kadar çok kitapta neredeyse aynı cümlelerle defalarca kez okudum ki, bu kadar tekrar fazla geldi. Özellikle artık hepimiz kabul ediyoruz ki taksicileri en iyi yazarlar tanıyor.
Bunların dışında çok güzel, çok derin cümlelere de rastladım birkaç yerde ve sırf bu cümleler için bile, okuduğuma mutlu oldum.