Kesinlikle okunması gereken okuyucuda terapi etkisi yaratan, içini rahatlatan bir kitap.Bir kitabın olması gerektiği gibi sırtını sıvazlayan bir dost,sırdaş ve arkadaş.Bu güne kadar okuduğum beni en çok etkileyen kitap diyebilirim.Bitmesin diye yavaş yavaş okuduğum her sayfası ayrı kıymetli,iyiki okumuşum dediğim nadir kitaplardan.Musibetlere karşı nasıl davranmamız gerektiğini, göstermemiz gereken sabrı,ayetler,hadisler,alimlerin görüşleri,filozoflar, ünlü yazarların kaleminden bize aktarıyor.İyi okumalar dilerim
Erkek dediğin sözünün eridir, ağlamaz, yalan söylemez, güçlüdür, kendine güvenir, dürüsttür, boyun eğmez, mücadelecidir, evin reisidir, çalışkandır, merttir, ana kuzusu değildir, babasından korkmaz, her daim iktidardır, adam gibi adamdır.
Yani erkek dediğin aslında mükemmel bir varlıktır! Acaba üzerine düşünmeden, peşin hükümlerle kabullendiğimiz
Yeraltından Notlar kitabının çok karamsar ve depresif bir eser olduğunu düşündüğümden erteliyordum. Yakın zamanda okudum ve bitirdim. Beklediğim kadar ben de olumsuz bir etki uyandırmadı. Genel anlamda iyiki de okumuşum diyebileceğim bir kitap. Kitabı okurken kahramanın bazı cümlelerini, düşüncelerini kendime yakın hissettim. Bazılarının ise okurken pek anlamsız ve benim düşünce yapıma uymayan cümleler olduğunu fark ettim. Karakterimiz haklıyken dahi kendisini suçlayan, karşı taraf suçluyken ondan özür dileyen birisi. Ancak bunun temelinde kendisinin bazı patavatsız davranışları yatıyor. (Kitabın son sayfalarında bu patavatsız davranışlarını “Ben kendi hayatımda, sizin cesaret edemeyip yarıda bıraktığınız şeyleri sonuna kadar götürdüm, o kadar…”şeklinde tanımlıyor.) Ve bu davranışların temelinde de hayatında pek atraksiyon olmaması, hayatının pek durağan geçmesi, bundan ötürü de aslında içten içe hiç yapmak istemeyeceği davranışları sergilemesi yatıyor. Örneğin kendisini küçümseyen oysa zihniyet bakımından kendisinden çok aşağı olan sözde eski okul arkadaşları ile bir yemeğe çıkıyor. Oraya kendisinin gelmesini diğerleri istemeselerde bir şekilde kabul ediyorlar ve gene bir ton anlamsız ve lüzumsuz olay yaşanıyor. Ve bu olayların sonucunda gene özür dileyen kendisi oluyor. Sorunun kaynağını belki de biliyordur karakterimiz. Ki bence biliyor. Ama bunu hâlâ kabullenebilmiş değil kendisi. Onun yerine başka zor durumda olan, zor şartlar altında yaşamını idame ettirmeye çalışan kişilere yaşam dersi vermekle meşgul. Bu durumdan hem zevk alıp hem de acı çektiğini görebilirsiniz.
Yeraltından NotlarFyodor Dostoyevski · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 2020128,5bin okunma
"Hayatta iletişim kurabilmelisiniz ve bu müthiş önemlidir. Okullar, bir dereceye kadar, bunu yeterince vurgulamaz. Eğer iletişim kuramaz ve başka insanlarla konuşup fikirlerinizi iletemezseniz potansiyelinizden vazgeçersiniz."
Kitapla çok farklı bir şekilde tanıştım. Kitabı daha önce duymuştum ama açıkçası bu kadarını beklemiyordum. Alexandre Dumas tarafından 1850 yılında kaleme alınan romantik bir eser. Çok detaya girmeden bahsedeceğim(spoiler içerir!)
Ben bu kitabı kısa sürede elime alıp bitirdim. Şunu söyliyeyim kitabın başı başta sıkıcı geliyor sarmıyor gibi hatta
Üstâd Bediüzzaman:
" Âlemde çok görüyoruz ki: Zâlim, günahkâr, gaddar insanlar gayet refah ve rahat içinde, mazlum ve dindar insanlar gayet zahmet ve zillet içinde ömür geçiriyorlar. Sonra ölüm gelip, ikisini de eşit kılıyor." diyor.
İyi ki var ölüm!
Mazlumlar sevinmeli ölüm var diye...
Çünkü şu gök kubbe altında zalimlerle eşitlendikleri tek zemin o...
Kitabın türü nedir diye sorarsanız birçok cevap verebilirim. Otobiyografi, psikoloji, kişisel gelişim ve tarih.
Kitap genel olarak konu itibariyle nazi kampına düşmüş mahkum bir psikiyatristin yaşadıkları,hissettikleri ve bir doktor olarak analizleri.
Nazi soykırımı nedeniyle insanların neler yaşadıkarı ,auschwitz kampında yaşananlar , gaz
Ahmed Arif'inde dediği gibi " Bu kadarı mümkünsüzü, çaresizi, dünya, "dünya" olalı böyle benzersiz ve tek olanı, görülmüş mü ki sevdânın?"... sanmıyorum. Bu sevdanın karşılıksız olması sinir bozucu olsa da, iyiki yaşanmış ve iyiki bu mektuplara dökülüp,
Leyla Erbil tarafından saklanıp bize ulaştırılmış. Sevdaya, aşka, sevgiye, inanan inanmayan herkese okumayı tavsiye ederim. Okuyacaklara iyi okumalar dilerim.
Leylim LeylimAhmed Arif · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 201316,3bin okunma