Hele devrimler, mutlaka gençlere yaslanır:
Gazi, onun içindir ki, "Ey yükselen genç nesil, istikbal sizsiniz" demiş; Cumhuriyet'i -orduya, meclise, bürokrasiye değil-, 'Türk Gençliğine' 'emanet etmişti'.
Kitap konu olarak Türkçülük ve Turancılık ütopyası üzerinedir. Yazıldığı 1918 yılında ise Türkçülük akımının yeni alevlendiğini bilmekteyiz ve bu kitap o dönem Türkçüleri için önemli bir kaynaktır. Kitabın baş karakteri olan Demir'in dönemin Türkçülük önderlerinden Yusuf Akçura'dan esinlenerek yazıldığı düşünülmektedir. Ayrıca Şevket Süreyya bu kitaptan etkilenerek Aydemir soyadını alacak ve 1959 yılında Suyu Arayan Adam'ı yazacaktır. Kitaptan bahsedecek olursam; romanın baş karakteri olan Demir, Hazin'i sevmektedir. Bu sevdasının yanı sıra Türkçülük ideali ağır basan Demir Bey, Orta Asya'ya (Türkistan) gider. Nihai hedefi ezilen Türklere milli bilinç aşılamak olan Demir Bey'in bir yandan İstanbul'da bıraktığı sevdalısı Hazin'ede gün geçtikçe çok özlem duymaktadır. Türkistanlı gençler idealist Demir'i rol model almışlardır ve artık onların hepsi Aydemir'dir.
Mazlumların hâkim oldukları gün zalimler kahredilmeyecek, onlar da özgür ve memnun kalacaklar. Çünkü bizim aradığımız mazlumla zalimin vaziyetlerini değiştirmek değil, bu ilelebet iki tarafı da yıkarak perişan edecek neticesiz bir işkence olurdu.