Garip bir şekilde Japonya, Batı’nın sunduğu her şeyi almaya açıktı. Japonya, yeni fikirleri hızla özümseyip sindiriyor ve bunları öyle büyük bir beceriyle uyguluyordu ki birdenbire tam takım bir dünya devi olup çıkmıştı.
Sayfa 85Kitabı okudu
Yasuo, heykele dokunmak için uzandı, içten içe sert metal yerine, yumuşak tüy hissetmeyi umuyordu. ''Ne kadar iyi bir köpeksin Hachiko, sen tüm Japonya'daki en iyi köpeksin.''
"Japonya'da, "Dünkü çiçekler bugünün rüyalarıdır." denirdi."
Sayfa 351Kitabı okudu
Yıl 1948, kişi başına düşen yıllık milli gelir:
Kore'de 65 dolar.
Japonya'da 130 dolar.
Türkiye'de 200 dolar.
Yıl 2007:
Kore de 24.000 dolar.
Japonya'da 40.000 dolar.
Türkiye'de 4.000 dolar
Aradaki fark: bakanlar, işadamları, okul müdürleri, politikacılar, öğretmenler, emniyet müdürleri, polisler, doktorlar, esnaflar, biz...
Sayfa 63Kitabı okudu
Birinin sizden hoşlanmasını sağlamanın en iyi yolu o kişiden iyilik istemektir. Hem ABD hem de Japonya'da yürütülen bir araştırmada, ortak projede çalıştıklarını düşünen kişiler partnerleri onlardan yardım istediklerinde onları daha çok sevmeye başladıklarını bildirmişlerdir. Bu duruma Benjamin Franklin etkisi denir. Kurucu babanın, rakip bir milletvekiliyle arasındaki husumeti çözmek için ondan kütüphanesindeks bir kitabı ödünç isteyerek bu taktiği kullanmasından dolayı bu ismi almıştır.
-Veri Defteri, 32. sayfa
Kitap okuyan insan sayısının ülke nüfusuna göre oranı
JAPONYA »»» %14
ABD. »»» %12
ALMANYA »»» %11
İNGİLTERE »»» %11
TÜRKİYE. »»» %0,01
Sayfa 151Kitabı okudu
