''Dışarı çıkma Asabi bir şiir yaz Terk et Keşke Bu kadar kolay olsaydı hayat..."
''... Uyumaksızın uyku sonra gene uyumak uyumadan...''
Reklam
elinizdeki bu kitap tüm işletme fakültelerinde ve tüm askeri okullarda okutulan 1. sınıf yönetim ve idarecilik eseridir.Son bin yıldır yüzyıllara damgasını vuran en önemli eserlerden biridir.Asya devletleri olarak isimlendirilen ÇİN,JAPONYA gibi bir takım ülkelerin güçlü olmalarının dayanağı olan Tao felsefesi temel alınarak kaleme alınmıştır. "savaşmadan kazanmak en iyisidir"
Çok yakın bir geçmişe dek, dünya genelinde erkeklerin doğuştan kadınlardan daha zeki olduklarına inanılırdı; Spinoza gibi aydın bir adam bile bu konuda kadınlar aleyhine karar vermiştir. Beyaz erkekler kendi aralarında diğer ırklardan gelen erkeklerden, özellikle de siyahlardan daha üstün olduklarına inanırlar, Japonya'da ise sarının en üstün renk olduğu kabul edilir. Haiti'de İsa ile şeytanın heykellerini yaptıklarında İsa'yı siyah, şeytanı ise beyaz tasvir ederler. Aristoteles ve Platon, Yunanlıların barbarlara oranla doğuştan öyle üstün olduklarını düşünürlerdi ki kölelik dahi, efendi Yunanlı, köle ise barbar olduğu sürece doğru kabul edilirdi
Yarasa Bombaları; Bir alçaklık olarak tarihe geçmiş olan 7 Aralık 1941 tarihinde, New Mexico'daki Carlsbad Mağaraları'nı ziyaretten dönen Adams, Japonların Pearl Harbor'ı bombaladığını arabasında öğrendi. Doktorun beynindeki sinirler derhal ateşlendi. Tutukluk yaptı demek daha doğru olur aslında. Aklına, Carlsbad Mağaraları'ndaki milyonlarca yarasa gelen doktor, savaşı bu şekilde kazanabilecekleri sonucuna vardı. Bütün bunlar kulağa ne kadar saçma gelse de, Doktor Adams'ın kafasında her şey yerine oturmuştu. Önerdiği şey, esas olarak, bir milyonun üzerinde yarasanın üzerlerinde yangın bombalarıyla şafak vakti bir uçaktan Japonya üzerine bırakılmasıydı. Uçuştan Önce sakinleştirilen yarasalar, yarı kış uykusu haline sokulacaktı. Uçak hedefin üstüne geldiğinde yarasalar bırakılacak ve düşerken kendilerine gelen yarasalar her tarafa uçmaya başlayacaklardı. Gece yaratıkları oldukları için, kolayca yanabilen Japon binalarında buldukları her deliğe gireceklerdi. Yaklaşık on beş dakika sonra, zaman ayarlı bombalar şehrin dört bir yanında binlerce yangın başlatacaktı. Hiçbir şehir böyle bir felakete karşı hazırlıklı olamayacağı için, 'yarasa bombardımanına' maruz kalan her şehir alevlere teslim olacaktı.
Japonya'ya döndükten sonra, içi boş bir deniz kabuğu gibi yaşadım. Bir insanın bu dünyadaki varlığı ne denli uzun sürerse sürsün, sadece içi boş bir deniz kabuğundan ibaretse eğer, buna yaşam denemez.
Sayfa 205Kitabı okudu
Reklam
1,000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.