‘İnsanlar güneş doğduğunda rüyalardan ve gördükleri hayallerden bahsederdi. Ama aslında neden bahsettiklerini bilmezlerdi. Hiçbiri kabuslarının gerçek olabileceğinden şüphelenmezdi.’
Sayfa 15 - Artemis YayınlarıKitabı okudu
"Stanford'a gitmemiş olmam aptal olduğum anlamına gelmez üniversiteli çocuk" dedi Dean
Ah benim canım Winchester’larım..
‘Evsiz büyüyen çocuklar büyüdüklerinde de evsiz yetişkinlere dönüşürdü. Parçalanmış ailelerden gelen çocuklar büyüdüklerinde benzer aileler kurardı.’
Sayfa 102 - Artemis YayınlarıKitabı okudu
"...Ölümünün üzerinden 40 yıl geçmişti.
Döngü tekrarlanıyordu.
Cinayetler başlamıştı."
‘Bumdan öğrenmeniz gereken en önemli ders çocuklar, kimseye güvenmemek. Bana bile. Her zaman size söylenenleri sorgulayın. Söylenenlerin doğruluğunu kontrol etmek için harcayacağınız birkaç dakika, sonradan saatler harcamanızı engeller. Hayatınızı bile kurtarabilir.’
Sayfa 198 - Artemis YayınlarıKitabı okudu
Elinden geleni yapmaya karar verdi. Yapabileceği en iyi şey ne olursa. Fark yaratabileceği noktalarda fark yaratacak, gerisini kabullenmeyi öğrenecekti.
Sayfa 27Kitabı okudu
" - Buna verebilecek en az üç pis yanıt düşünebiliyorum ama zahmet bile etmeyeceğim.
- Görgülü davranmaya başlamak için biraz yaşlı değil misin? "
Sayfa 147 - 148 - Artemis Yayınları - Dean Winchester, Sam Winchester / 17Kitabı okudu
İnsanlar güneş doğduğunda rüyalardan ve gördükleri hayallerden bahsederdi. Ama aslında neden bahsettiklerini bilmezlerdi. Hiçbiri kabuslarının gerçek olabileceğinden şüphelenmezdi..
Ajsjsjs
"Bir mezarlık kaldı," dedi Sam arabaya döndükleri sırada.
"Evet, ne iyi fikirmiş ama," diye yakındı Dean. “Ölüleri göreceğiz diye karın içinde kıçımız donuyor."
"Ölü birini arıyoruz!"
Bir şeyleri değiştirmek için çok fazla gürültü çıkarman gerekir.
Sen çok güzel bir abisin Dean <3
"Zor olduğunu biliyorum Sammy ama yaparsan dükkana bir sonraki gidişimizde sana çikolata alacağım. Snickers'ları seviyorsun değil mi? Sana bir Snickers alacağım."
Sam şüpheli gözlerle ağabeyini süzdü. “Bana nasıl Snickers alacaksın? Senin hiç paran yok."
"Sen işin o kısmını bana bırak," dedi Dean. "Söz, sana bir tane alacağım."