İsrail 50,000 askerle harekete geçmişti. Mısır'ın ise Sina'da 75.000 askeri 90 MG savaş uçağa ve 50 tane de ilyuşin jet bombardıman uçağı bulunuyordu. İsrail beş gün içinde. Mısır ordusunun yarısının bulunduğu Sina'yı tamamen kontrol altına aldığı gibi, Mısır kuvvetlerinden de 5.000 askeri esir etmişti. Ayrıca 100 tane Sovyet yapısı T-34 tankı ile bir miktar Sherman tank da İsrail'in ganimetleri arasındaydı. İsrail'in Sina'daki bu hızlı başarısında, 31 Ekim'den itibaren İngiltere ve Fransa'nin da savaşa müdahalesi üzerine Nâsır'ın. Süveyş Kanalı'nı savunmak üzere, Sina'daki Mısır kuvvetlerine 2 Kasım'da geri çekilme emri verilmesinin de rolü olmuştur. Ne var ki, Mısır kuvvetleri bu geri çekilmeyi çok kötü ve dağınık bir şekilde yapmışlardır. Bu da İsrail'in işini kolaylaştırmıştır. Daha önceden planlandığı gibi, İngiltere ve Fransa, 30 Ekim'de Mısır'a İsrail'e verdikleri notada, 12 saat içinde yerine getirilmek üzere şu üç istekte bulandular: 1. Her iki taraf kara, deniz ve hava harekâtını durduracaktır. 2. İsrail kuvvetleri Süveyş Kanalı'nın doğu kıyısının 10 mil (16 km) gerisine ve Mısır kuvvetleri de kanalın batı kıyısının 10 mil (16 km) gerisine çekilecektir. 3. Mısır hükümeti, İngiliz ve Fransız kuvvetlerinin kanalın üç noktasına, Port Said, İsmailliye ve Süveyş'e geçici olarak yerleşmesine ve kanalda geçişin güvenliğini sağlamalarına müsaade edecektir. Yani, Mısır'dan Süveyş Kanalı'nı İngiltere ve Fransa'ya teslim etmesi isteniyordu.
“Toplantılar! Amma da bayılırız toplantılara! Tanrının günü toplantı olsun. Günde iki kez toplantı olsun. Konuşup duralım…” Dönüp dirseğine yaslandı: “Bahse girerim ki, şimdi denizkabuğunu öttürsem, koşa koşa gelirler hemen. Hepimiz ağırbaşlı haller takınırız. Biri kalkıp der ki, bir jet uçağı yapalım, ya da bir denizaltı, ya da bir TV alıcısı. Toplantı bittikten sonra, beş dakika çalışırlar, sonra gene basıp giderler ya da ava çıkarlar.”
Sayfa 57 - RalphKitabı okuyor
Reklam
Serbest ekonomiye dayalı kapitalist toplumun mutlu ürünleri olarak bizler, nihayet kendi ahiretimizi belirleyecek duruma gelebildik. Ahiretimiz özelleştirildi ve elektronikleştirildi. Bugün artık makul bir fiyat karşılığında bilincinizi bir bilgisayara yükleyerek, sonsuza dek sanal bir dünyada yaşayabilirsiniz. Bu şekilde ışığın yok oluşuna direnebilir, hızlı, azgın ve renkli bir ölüm sonrası yaşamı seçerek, fantazilerinizi kristalleştirebilirsiniz. Sevgililerinizi önceden belirleyebilir, cinsel cazibenizi en üst düzeye çıkarabilir, zevkinize uyan bir düzine Porsche ile ışıl ışıl şehirlerin arasında mekik dokuyabilirsiniz. Sert kaslarınız, kusursuz bir yüzünüz ve tahta gibi dümdüz bir karnınız olabilir. Sayısız bakire neşeyle gelişinizi bekler. Cep telefonları ve sırta takılan jet fırlatıcılar, sıradan eşyalarınız arasındadır. Eğlenceli kokteyl partileri saat başı verilir.
Domingo Yayınları - V. Baskı: Ekim 2016 - Çeviri: Duygu AkınKitabı okudu
352 syf.
10/10 puan verdi
Ela, babasını bir trafik kazasında kaybetmiş olup annesi ile yaşamaktadır. Uzun süre tedavi görerek çocuğuna kavuşmuş fedakar bir annenin tek çocuğudur. Bir havayolu şirketinde kabin amiri olarak çalışmaktadır. Zengin bir tekstilci olan Ünal Aydınsoy iş seyahati için seyir halinde olduğu bir uçuşta ilk görüşte Ela’dan çok etkilenir. Uçak yolculuğu sırasında yaşadığı kötü bir atak , uçak fobisinin de tetiklenmesine sebep olunca Ela kendisine yardımcı olur. Ünal’ın da bu hayatta bakımevinde kalan felçli annesinden başka dört yaşında hem öksüz hem yetim olan ve Ünal’ın mahiyetine aldığı Ali vardır. Ali çocukken yaşadığı kötü tecrübeleri ve travmaları nedeniyle evlilik olayına karşıdır. Ona göre anneler çocuklarını sevmez; babalar ise hem anneleri hem de çocukları sevmez.. Uçak fobisini bir türlü atlatamayan fakat iş görüşmeleri nedeniyle de uzak yolculuklara çıkması gereken Ünal, özel bir jet alıp Ela’ya da iş teklifinde bulunur. Mücbir sebeplerle başlayan iş ilişkisi önce aşka sonra evliliğe dönüşür. Evliliklerinin önündeki şatafatlı perde kalktığında geriye hasta bir adam ve can çekişen evlilikleri kalır. Sırlar, gizem, aile içi fiziksel ve psikolojik şiddet, zorbalık içeriyor. @ozlem_abut_otluoglu kalemini çok seviyordum fakat bu kitabını da aşkla okuduktan sonra Ne yazsa okurum. Harika bir eser, mutlaka okumanızı tavsiye ederim.
Saklı Gerçekler
Saklı GerçeklerÖzlem Abut Otluoğlu · İBK - İz Bırakan Kalemler Yayınevi · 202337 okunma
❝ İnsanoğlunun uzay okyanuslarına yelken açtığı bir çağda yaşıyoruz. Kepler'in gösterdiği gezegen yollarını izleyen çağdaş uzay araçları, insansız olarak yolculuklarını sürdürüyor. Çok iyi bir biçimde yapılmış bu yarı-akıllı robotlar bilinmeyen dünyaları keşfe çıkıyorlar. Dış Güneş sistemine yolculuklar, Jet Propulsion Laboratory (JPL) adını taşıyan California'nın Pasadena'daki NASA (Ulusal Havacılık ve Uzay Dairesi) merkezinden yönetiliyorlar. ❞
EKRANGEN LER VE GOOGLE Etkisi
Carr, kitaptan okumayı denize dalış yapmaya benzetiyor. Dalgıç sessiz, görsel alanı sınırlı, hareketleri yavaş, dikkat dağıtan şeylerin az olduğu denizin altına iner ve kısıtlı görüşü alanında gördüğü şeylere odaklanıp düşünür. Buna karşıt olarak ekrandan okuma ise jet ski yapmaya benzer jet Ski yapan insan yüzeyde yüksek hızla çevresindeki bir çok şeyi görerek gider, ancak hızından ötürü herhangi bir şeye kısacık anlarda odaklanabilir.
Sayfa 29 - KapıKitabı okudu
Reklam
https://www.youtube.com/watch?v=AqYsrYX-QUw&ab_channel=LaisRecords
youtube.com/watch?v=AqYsrYX... Sabrım sabrım yok artık Sustum sustum konuştular Kızgın kalmaksa hakkım Yorgun attığım adımlar Sırtımda bıçakların sordum ben artık kaç yaşındayım Büsbütün intihar benim tehlikem içip zehirlensek de Uyandım sandım dönemem bir daha sana Kaybolmuşum şu insanların arasında
Zarifoğlu ' nun okuyuculardan birine yazdığı cevap...
"Şiiriniz, bana bir zamanlar Eskişehir yakınlarında İnönü kasabasında planör kampına katılışımı, oraya katılmak için evden kaçışımı, oradaki uçuşlarımı, kamp hayatımızı, sonra Türkkuşunda öğretmen pilot olmak için aldığım teklifi jet pilotu olacağım diye reddedişimi ve sonra Eskişehir Hava Hastanesi'ndeki muayenelerde kulaktan kaybedince doktor Albay izzet'in karşısında 18 yaşın gayretiyle hüngür hüngür ağlayışımı, Maraş'a batık bir gemi gibi dönüşümü ve o yıllarda yazdığım bütün hikayelerde hep Sema adlı bir kızla bir jet pilotun aşkını anlatışımı hatırlattı. "
1,000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.