Sessizliğin sonunda cevap, Günlerimizin sonunda ölüm vardır. Hayatımızın sonunda ise yeni bir başlangıç.
Sayfa 547Kitabı okudu
“Hayatta hiçbir şey kalıcı değil, değil mi? Her şey fani.” “Aynen,” dedi hemşire. “Ama bunu hastayken değil de sağlıklıyken söylemek çok daha kolay. Sağlığımız yerindeyken en korkunç şeyleri bile kolayca söyleyebiliriz. Ancak ölüm kapımıza dayandığı zaman gerçekte neyin ne olduğunu anlarız.”
Sayfa 440Kitabı okudu
Reklam
“Feng Yang demiş ki; ‘Yanlış yola sevk edildiğinde ve şüphelerle doluyken bin kitap bile sana yetmez. Ama kavramayı başardığın zaman tek kelime bile sana fazla gelebilir.’”
Sayfa 386Kitabı okudu
“Einstein diyor ki; Rab mahirdir ama zalim değildir. Doğa sırlarını sinsiliğinden değil, özündeki yüceliğinden dolayı saklar.”
Sayfa 242Kitabı okudu
“İnsanlar sanki uyurgezer gibi yaşıyorlar hayatlarını. Önemsiz şeyleri kafaya takıyorlar: Şöhret ve para istiyorlar, diğerlerini kıskanıp hiçbir önemi olmayan şeyler için büyük mesafeler katediyorlar. Anlamsız hayatlar sürüyorlar. Yiyor, uyuyor ve kendilerini meşgul edecek sorunlar icat ediyorlar. Asıl olanı unutup geçici olana takılıyorlar.” Başını iki yana salladı. “Sorun ölümün soyut bir şey olmamasında. O yanımızda,hemen köşede bekliyor.”
Sessizliği bozan Ben-Gurion oldu. “Profesör, sizce Tanrı’nın varlığını ispatlamak mümkün mü? “Hayır, Sayın Başbakan. Tanrı’nın ne varlığını ne de yokluğunu ispatlayabiliriz. Sadece gizemi hisseder ve evren şeklinde kendisini gösteren nefes kesici plan karşısında hayrete düşeriz.”
Reklam
“Eğer Tanrı iyi ise o zaman her şeye gücü yeten değildir; çünkü kötülüğü ortadan kaldırmaya gücü yetmiyor. Eğer her şeye gücü yeten ise o zaman iyi olamaz; çünkü kötülüğün olmasına izin veriyor. İkisinin bir arada bulunması mümkün değildir. Hangisini tercih edersiniz?”
Dalga ancak gözlendiği zaman parçacığa dönüştüğüne göre, sonucun sebepten önce gerçekleştiği, paradoksal bir sebep-sonuç dizilisiyle karşı karşıya olduğumuz hissine kapilyoruz."
Sayfa 203Kitabı okudu
Schrödinger Denklemi'nin olasılık dalgasına gelince, o da elimizdeki bilgilerin sınırlı olmasından kaynaklanıyor. Madde, dalganın belli bir noktasında kendiliğinden ve rastlantısal bir şekilde değil, bir şey onu orada ortaya çıkmaya mecbur ettiği için beliriyor ve bu sebebin bilinmemesi onun var olmasına engel değil. Olasılıksal hareket, mikroskobik düzlemde sebep-sonuç ilişkilerini görmekteki yetersizliğimizden doğan bir yanılsama sadece. Fakat gerçeklik olasılıksal değil, determinist çünkü 'Tanrı zar atmaz'..."
"Einstein'ın temel görüşü, dünyanın bizden bağımsız var olduğu ve her şeyin sebep-sonuç ilişkisiyle birbirine bağlı olduğuydu. Eğer belirsizlik ilkesi ve deneyler, gerçekliğin nesnel varlığı olmadığını gösteriyorsa, bu aslında gerçekliğin sahiden gözlem tarafından yaratılmasından değil, gözlem araçlarının gözlemin kendisine zarar vermesinden veya maddenin acayip davranışını açıklayabilecek bazı değişkenlerin henüz keşfedilmemiş olmasından ileri geliyordu.
1.000 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.