28 yaşında aşırı dozdan aramızdan ayrılan Anthony Veasna So' nun dilimize çevrilen tek kitabı. 9 öyküden oluşan derleme 2022 yılında LGBTQ edebiyatı dalında ödül almış.
Yazarı genç yaşta kaybettiğimizi öğrenince kitabı daha bir duygusal okudum. Öyküler bir varoluş sancısı üzerine yazılmış, birbiriyle olan bağlantıları nedeniyle de sanki aile hikayesi okuyormuşsunuz gibi hissediyorsunuz. Aynı zamanda günümüz "Amerikan Rüyası" dünyasının aslında nasıl kabuslarla dolu olduğuna değiniyor.
Kamboçya halkına yapılan soykırım, lgbtqıa+ bireylerinin problemleri, aile içi sıkıntılar, ataerkil düzen eleştirisi ve din konusu öykülerinin arka planında işlenen konular olarak tekrarlanıyor.
Öykülerin hepsi iyi olmakla beraber benim kişisel olarak sevdiğim 3 öyküsü muhteşem. Bunlar, "Chuck's Donuts'ta Üç Kadın", "Dükkan" ve "Nesil Farkları".
İyi ki dilimize çevrilmiş, içimde buruk bir üzüntü bıraksa da iyi ki bu yazarla tanışmışım.
"Benim adıma, annen adına, şunu unutma ki, biz öyle ya da böyle sağ kalanlar olarak tanımlanabiliriz. Tamam mı? Bil ki, biz hep hayata tutunduk. Başka ne yapabilirdik ki?"
"Belki insanın yaşı ne kadar küçükse, ölüm de ona bir o kadar sıradan geliyordur. Zaten doğumla ölüm arasında ne fark var ki? İkisi de birtakım dünyaların açılış ve kapanışlarından ibaret değil mi?"
"Daha yirmi altısına basmamış gay bir Kamboçyalı olarak savaşın, soykırımın ve sömürgeciliğin izlerini bedenimde taşıyordum. Buna rağmen işim, aramda bir okyanus kadar mesafe bulunan benden on yaş küçük gençlere, insan olmanın ne anlama geldiğini öğretmekti. Ne saçma. "
"Hepimizin sorunları var! Sorunu olmayan kimse var mı sence aramızda? Ama işte parası varsa insan ters giden ne varsa incik cıncık dert etmeye başlıyor. O sırada diğerlerimiz ise sadece sorunlarla baş ediyoruz!"
"Böyle bir şiddeti hak etmek için geçmiş hayatlarımızda ne yapmış olabilirdik ki? Soykırım bizlerden bu kadar çok can aldığına göre karmamız berbat olmalıydı."
"O kadar uzun zaman yanlış anlaşılmalarla yaşamıştım ki, bunu kötü bir şey olarak görmeyi çoktan bıraktım. Onlar bildiğim her şeyin içinde hep mevcuttu."