Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
40 yaşındayım ve annemi kaybedince gördüm ki 40 yıl boyunca hiç bir şey kaybetmemişim... İnsan kaç yaşında olursa olsun annesini kaybedince öksüz kalıyormuş, sahipsiz kalıyormuş.😢
Gizem Karadağ

Gizem Karadağ

@Gizem64
·
07 Mayıs 01:45
Otuz yaşındaydım. Ama kırk yaşında, elli yaşında da olsan annen hayattaysa ona hep ihtiyaç duyuyorsun. Annen yaşadığı sürece elini ona doğru uzatıyorsun, tutmak istiyorsun.
Sayfa 149Kitabı okudu
On yaşındayım ama son zamanlarda olanlar bana kafadan yirmi yaş kattı. Kaç yaşındasın diye sorsan rahatlıkla 30 derim , hatta 40 bile diyebilirim , bazen oluyor 50 ' leri hissediyorum . İnsan 10 yaşında emekliye ayrılmak ister mi? Ben istiyorum. İçimdeki yaşam enerjisini sünger gibi emdi bu kasaba benim. Büyük olsam bir dakika durmaz çeker giderdim. Tası tarağı topla git bir sahil kasabasına yerleş! Torun torba bile istemiyorum. O kadar bıktım insanlardan . Neyse ki mücadeleci bir ruhum var ve zorluklarla mücadele etmeyi seviyorum.
Sayfa 7 - E-kitapKitabı okudu
Reklam
80 syf.
8/10 puan verdi
·
34 saatte okudu
Ömür dediğin ne ki, bir masaldan daha kısa.
"Sen geçerken Yıldızlar kaydı her yere Armağan olsun diye gökyüzü Dilini bilmediğim sabahlara çıktım Ne bildimse kalbimden öğrendim Sen geçtin ya sevgilim Umudun gölgesi düştü her yere." (s. 53) Ah, Dünyanın derdini kendine dert bilen şairleri ne çok severim. Kanayan yaraları görmezden gelmeyen, dilini, kalemini derdini anlatmaya
Sen Geçerken
Sen GeçerkenArif Ay · Muhit Kitap · 202129 okunma
108 syf.
·
Puan vermedi
·
7 günde okudu
ben büyük harflerden ürktüm
saatin kaç olduğunu bilmek istemezdim. on ikiye bir var; seçilen dokuz öykü arasında en sevdiğim, aynı zamanda en haksız bulduğum öykü oldu. açıkçası bu incelemenin sebebi de "on ikiye bir var" öyküde her saniyenin geçişini hisseden, biten her günün kaybını anlayan bir adam var. bu adamın hayat felsefesi de zamanı hissetmek, saatleri
Küçük Harfli Mutluluklar
Küçük Harfli MutluluklarHaldun Taner · Yapı Kredi Yayınları · 2016357 okunma
Kitaplar Evreni
Herkesin dünyası farklıdır. İşte burasıda benim dünyam. Tamı tamına 76 kitap var. 76 farklı dünya. Ve ben bu 76 dünyayı binlerce kez gezdim. Peki ya siz? Siz bu güne kadar kaç dünya gezdiniz? Kaçından hiç çıkmam istemediniz? Kaç kitap bitirdiğinizde duvara saatlerce boş boş baktınız? Kaç kitabı canınızdan çok sevdiniz? Ben söyleyeyim. Şu güne kadar 76 dünya gezdim. 76'sından da çıkmak istemedim. 76'sını da bitirdiğinde saatlerce bomboş duvarı izledim. Evet belki 13 yaşındayım ama şu ana kadar o kadar dünya gezdim ki. Ne siz sorun ne ben söyleyeyim.
26 MART 2024
Olm siz adam akıllı insanlar olsaydınız hiç kadınları bu sohbete dahil etmez konuyu uzatmadan Burhan ve babamla konuşurdunuz ama siz naptınız yine her zamanki gibi kendinizi büyük gördünüz. Neyse Allah büyüktür elbet bir gün hakkımız sorulacaktır. Tamam belki bu hırsızlık olayı tam gün yüzüne çıkmamış olabilir ama biz sizin ne olduğunuzu çok çok
Reklam
Bugün ben doğdum ne mübarek insanmışım :))
İyi ki doğdum ben 😂 Bugün benim doğum günüm sormayın kaç yaşındayım umudun hep var olduğu yaştayım baharın çiçek açtığı ilk yaştayım bir çocuğun ilk güldüğü yaştayım belkide içimde büyüyüp durmadan coşan mutluluk yaşındayım çocuklarımın ilk elimi tutup koşmak istedikleri yaştayım içimdeki çocuğun hiç büyümeyeceği yaştayım iyi ki doğmuşum içimdeki büyümeyen çocukla nice senelere... 😂🙃🤭🙈🎂🎉🎊🥳🌸💜
Vazgeçtim, kendimi anlatmaktan hissettiklerimi ifade etmekten konuşmaktan vazgeçtim artık sanırım. Olmuş olanı kabullendim olmayanı da olmasını beklediğim şeylerden de vazgeçtim, yaşanması mümkünken yaşamadığım şeylerin ağırlığı çöktü omuzlarıma kaç yaşındayım ki ne yaşamış olabilirim bilmiyorum ama dönüp baktığımda elimde kalan hiçbişey olmamış, ve ben halla o yolunu bulamayan 10 yaşındaki kızım. Başkalarının benle ilgisi dahi olmayan fikirlerini açıklarken susuyorum sevdiğim insanlar gözümün içine baka baka yalan söylerken susuyorum kırıldığımda susuyorum en çok konuşmak istediğim insana şuan sadece susuyorum bi yerim ağrıyoken susuyorum sanırım artık genel olarak susuyorum. Belkide değişen benimdir… Olacak olan hep olur ve bunu kimse engelleyemez.
Yok eski cesaretimden eser , geçti benden Olayların içinde değil, dışındayım Seyirciyim, ne hayatlar geçer önümden Bilmiyorum aslında kaç yaşındayım Ne gecem belli ne gündüzüm, dünya durdu Hep aynı mahallede geçiyor rüyalarım Beni ayrılık değil, acı söz can evimden vurdu Ama daha bitmedi , bu hikâye yarım Tam vaz geçiyorken yetiştin Az da olsa ümidim var şimdi Ben ki aşk için ölmeli demiştim Ne yazık ki aşklar da çok değişti ."
Mihail Yuryeviç Lermontov, Kafkasya'da Rusya'nın ete kemi­ğe bürünmüş haliydi. Gördüğü manzara karşısında büyülenen o aksi, gösterişli ve genç subayların ilk örneklerindendi. O, Rus halkına Kafkasya'yı tanıtan büyük bir yazardı. Rusların gözünde "Kafkasya Şairi" olarak yerini koruyor. Adı, kısa ve bahtsız hayatı ile acıklı
Reklam
Çocukluk: Sıkıntılar İçinde Bir Memur Ailesi Bizim yaşlarımızda, çocuk yaşta, en çok giyilen şey, cızlavet lastikler vardı. Başka türlü ayakkabı falan alamazdık. Ama amcam bize zaman zaman bayramda ayakkabı alırdı. Doktor amcam... Zaten elini öperdik amcamın bayramlarda. 5 lira, 2,5 lira falan para verirdi. Onları da getirir koşa koşa annemize
ulan meral.. ah aziz nesin ah.. =/
Meral, şimdi söyleyeyim, senin çocukları her dövüşünde, onlara her bağırışında, benim içerde, kendi odamda ağladığımı, çocuk gibi ağladı­ğımı biliyor muydun? Ali’nin her, “Anne beni dövdün, dövdün ha?” diye soruşunda ben ağlıyordum. Meral, ben çocuk gibi değil, bir çocuk adamım. Bu yanımı herkesten sakladım. İçli insanım. Sertliğim, kabalığım, belki bu duyarlılığımın, içliliğimin dışa ters vuruşu. Gazetedeki haberler beni ağlatıyor, şarkılar beni ağlatıyor. Ama kişiliğimi de bu kızgınlığıma, içliliğime, duyarlılı­ğıma borçluyum. Sen çocukları boyuna dövüyordun. Bundan nasıl tedirgin olduğumu bakışımla, duruşumla, sözle, ricayla, yalvararak belli ettim. Olmadı. En sonunda bigün patlayıverdim. Ama senin öyle sinirlerin bozulmuş ki... Çocuğa bundan ne? Benim dertlerim, üzüntülerim, yorgunluklarım sen­den az mı Meral? Nasıl dayanıyorum? Daha da dayanacağım, senin beni bırakıp gitmene bile... Bana baksan, yine dayanmam için yeterdi. Han­gimiz çok dayanıyoruz? Benim kadar yorgun musun, bitik misin? 44 ya­şındayım. Bu 44 yıl 10 tane 44’lük adamın çilesi içinde geçmiş, öyle de geçiyor. Kaç kişi çekmiş benim çektiğimi? Yine de gözlerimle gülmesini, dayanmasını biliyorum. Çocuklara son zamanlarda “Allah cezanızı versin.” “Allah belanızı versin!” diye bağırmaya başladın. Bu bağırmaların, bu cezalar, belalar onlara değil, elbet banaydı. Bilerek değilse bile, bilinçaltında bana kızı­yordun. Belki farkında bile değilsin. Bu içten kızgınlıklarını, türlü ne­denlerle dışa vuruyordun. Beni azarlıyordun, paylıyordun. Başkalarının yanında bile yapıyordun bunu.
152 syf.
7/10 puan verdi
·
Beğendi
·
6 günde okudu
#IanMcEwan ile tanışma kitabım #ÇocukYasası severek takip ettiğim bir kaç kitap sayfasından da fazlaca gördüğüm ve merak ettiğim büyük bir beklentiyle okuduğum ve genel olarak beklentimi karşılayan bir kitap oldu. “Bir mahkeme bir çocuğun... yetiştirilmesiyle ilgili ... herhangi bir hususta karar verirken öncelikle çocuğun refahını dikkate
Çocuk Yasası
Çocuk YasasıIan McEwan · Yapı Kredi Yayınları · 20232,686 okunma
340 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.