Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
ENEAS DESTANI Kitap I Silahlarla bir insanı över bu destan. İlkin o gelir İtalya'ya, Lavinyum'a, Kaderin Troya'dan kovduğu bu kahraman. Amansız Yuno'nun öfkesine uğrar da, Bir oyuncak gibi tanrıların elinde, Gezer karada ve denizde uzun zaman. Neden sonra bir kent kurup tanrılarını Taşır ama Latyum'a, o mutlu
Sayfa 271 - LATİN OZANLARINDAN ÇEVİRİLER, Vergilius - Birinci Basım: 1963, İstanbul, Çan YayınlarıKitabı okudu
80 syf.
·
Puan vermedi
“KENDİ ZİNDANINDA YATMAK”
Olağanüstü Bir Gece kitabı; sıradan, standart ve telaşsız bir hayat yaşarken ailesinden kalan yüklü bir mirasla bir anda kendini, varoluşunu ve toplumu temelden sorgulayan bir adamın kendisiyle olan savaşının hikâyesini anlatıyor. Hayata karşı duyarsızlaşan, duygularını yitiren ve hissetmeyi unutan birisinin, sadece bir gecede ruhunun
Olağanüstü Bir Gece
Olağanüstü Bir GeceStefan Zweig · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 2023144,8bin okunma
Reklam
88 syf.
8/10 puan verdi
"yakasında bir çiçek gibi intiharı ile birlikte gezen bir adamı durdurun durdurabilirseniz".. kitapla ilgili söylenmesi gerekenlerden biri de alışılmış cümleler içermediği olmalı şüphesiz. bu, huzurunuzu kaçırabilecek bir kitap biraz. Rigaut, yaşadığı süre boyunca (ki öyle çok uzun bir süre de değil bu) yazdıklarının çok çok azının
308 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
7 günde okudu
"Edebiyat, hakikatların hayalle süslenmesidir." diyor Atsız kitabın başlarında. Gerçekle başlayıp gitgide olağanüstüleşen bu hikaye de artık hayalle gerçeğin ayrılamayacağı bir noktaya evrilip son buluyor. Kitabın sonunu söylemem mümkün değil, zaten muallak. Ağır bir sembolizm içeren roman, artarak karmaşıklaşan bir örüntü içerisinde
Ruh Adam
Ruh AdamHüseyin Nihal Atsız · Ötüken Neşriyat · 201927,1bin okunma
528 syf.
7/10 puan verdi
Kitabımızda, Mardin'in öfkesiyle dillere destan, Ayaz ağasının, amca kızı Kader'e neredeyse saplantı derecesine varan aşkını okuyoruz, aralarında altı yaş var ve Ayaz, Kader'in doğduğu gün, onu gördüğü anda kıza vurulmuş, yıllarca, Kaderin büyümesini ve reşit olmasını beklemiş, kitaba başladığımızda Kader bir lise öğrencisi , bir olay sonucu
Sen Benimsin
Sen BenimsinBetül Eldoğan · Parola Yayınları · 2016108 okunma
Kazanırken neyi kaybettin?
Yalnızca, ilerdeki bir hedef için yaşamak, sığ bir şeydir. Yaşamı dağın tepesi değil, eğimleri ayakta tutar. Her şeyin büyüdüğü yerdir burası. Zen ve Motosiklet Bakım Sanatı, Robert M. Pirsig Sosyal medya paylaşımlarında denk geldiğim bir şaka var: Antik felsefe “Ben kimim?” sorusuyla başladı, insanların yaygın kişilik sorunu yaşadığı
Reklam
Sis
Sarmış ufuklarını senin gene inatçı bir duman, beyaz bir karanlık ki, gittikçe artan ağırlığının altında herşey silinmiş gibi, bütün tablolar tozlu bir yoğunlukla örtülü; tozlu ve heybetli bir yoğunluk ki, bakanlar onun derinliğine iyice sokulamaz, korkar! Ama bu derin karanlık örtü sana çok layık; layık bu örtünüş sana, ey zulümler sahası! Ey
'' Yahudi dininde, büyük bir iyimserlikle, erkek çocukların , on üçüncü yaş günlerinde hemen çocukluktan çıkıp ergen olacaklarına inanılmaktadır. Kaderin değiştiği bu olayın adı Bar-Mitzva'dır ve harika çocuk, o gün için titizlikle hazırlanır. Bir din adamı gibi dua etmek ve o güne kadar yapmış oldukları özveriler için kusursuz anne babaya ergin bir kişi olarak teşekkür etmek öğretilir. Belki çocuk ergin kişi olur, ama anne ve babanın çocuklaştıkları kesin.''
Sayfa 95
Sanat, ölümden sonraki hayattır. Her sanat adamı, devrinin kalabalığı içinden kendisini seçecek, dehâsını anlayacak zamanı düşünür. «Tâ haşra kadar» sözü, açıktan açığa o gün için yazılmış görünen eski kasidelerde bile en çok geçen tâbirlerdendir. Haşra kadar, yani ebedîlik boyunca... Ebedîlik boyunca yaşayacak olan fertler, hattâ nesiller değil, cemiyettir. Kaderin ve zamanın karşısında ancak cemiyet ve onun tarihî varlığı olan milliyet durur. Fırtınaya karşı yaprak değil, kökünü toprağın derinliklerine salmış olan çınar dayanır. Bu inanış, her kaderin üstündedir.
Adresin ne kadar değişirse değişsin Kaderin hep aynıdır.
Bir gün bir adam koşarak hz. Süleymanın huzuruna girdi,yüzü sararmış,dudakları morarmıştı.adam tir tir titriyordu.adamın bu halini gören hz.Süleyman sordu:"sana ne oldu,bu halin nedir?"adam soluk soluğa cevap verdi:"Azrail bana çok tuhaf bir nazarla,hatta hışımla baktı.İçime tarifi olmayan bir korku düştü.Sizin adalet kapınıza sığındım."Dedi. bunun üzerine HZ.Süleyman: peki şimdi benden ne istiyorsun ne yapabilirim senin için? dedi...Adam: "Ey adaletli padişah! rüzgara emrette beni hindistana götürsün,belki oraya gidince Azrailin hışmından canımı kurtarır içimdeki bu korkudan kurtulurum.dedi hz.Süleyman rüzgara emretti.rüzgarda adamı hindistanda bir adaya götürdü.Ertesi gün hz.Süleyman bir gün önce olanları ve adamı hatırlayıp sordu:"dün bana bir adam geldi,senin kendisine hışımla baktığını söyledi,bunun sebebi nedir,bana söyleyebilirmisin.Ey Azrail?dedi Azrail cevap verdi:Ey büyük padişah!Ben o adama hışımla bakmadım.O nu görünce şaşırdım.çünkü Cenabı Rabbul Alemin bana: "Git falan kulunun canını hindistanda al." buyurdu.Adamı görünce şaşırdım."Bu adamın yüz tane kanadı olsa yinede Hindistana gidemez" diye düşündüm.O yüzden kendisine tuhaf tuhaf ve şaşırmış olarak baktım.Fakat Hindistana gidince adamı orada görüp dahada şaşırdım.Ve bana emredildiği gibi adamın canını Hindistanda aldım."Dedi.....
458 öğeden 281 ile 290 arasındakiler gösteriliyor.