Eski harp akademisi komutanı orgeneral Ali Fuad Erden der ki: "Çanakkale'de en buhranlı anda, en lüzumlu adam bulundu. Harbin seyrini çeldi. İngiliz Bahriye Nazırı Churchill onun için, Kaderin adamı', demişti."
Sanat, ölümden sonraki hayattır. Her sanat adamı, devrinin kalabalığı içinden kendisini seçecek, dehâsını anlayacak zamanı düşünür. «Tâ haşra kadar» sözü, açıktan açığa o gün için yazılmış görünen eski kasidelerde bile en çok geçen tâbirlerdendir. Haşra kadar, yani ebedîlik boyunca... Ebedîlik boyunca yaşayacak olan fertler, hattâ nesiller değil, cemiyettir. Kaderin ve zamanın karşısında ancak cemiyet ve onun tarihî varlığı olan milliyet durur. Fırtınaya karşı yaprak değil, kökünü toprağın derinliklerine salmış olan çınar dayanır.
Bu inanış, her kaderin üstündedir.
Zira bu adamın hep adi, bayağı şeylerden hoşlandığını, zihin ve mide kabul etmez şeylerle meşgul olduğunu görüyorum. Bu bana önem vermemesinin ya da beni sevmemesi benim bir değerimin olmamasından değil, onun kendi kişiliğinden kaynaklandığını gösteriyor. Kaderin bu adamı üst sınıfa çıkarmasına, kendisine her şeyin iyisini vermiş olmasına rağmen, bunun adiliğe olan eğilimi, sefillere olan düşkünlüğü gerçekten şaşırtıcıdır.
Eski harp akademisi komutanı orgeneral Ali Fuad Erden der ki:"Çanakkale'de en buhranlı anda, en lüzumlu adam bulundu. Harbin seyrini çeldi." İngiliz Bahriye Bakanı Churchill ise Mustafa Kemal için, "Kaderin Adamı", demişti.
Eski harp akademisi komutanı orgeneral Ali Fuad Erden der ki: “Çanakkale’de en buhranlı anda, en lüzumlu adam bulundu. Harbin seyrini çeldi. İngiliz Bahriye Nazırı Churchill onun için, ‘kaderin adamı,’ demişti.
Tiran, adamı bir kafese koymuş ve sanki vahşi bir hayvan besler gibi besletmiş. Biri yemek yememesini öğütlediği zaman adam, "İnsan soluk aldığı sürece her şeyi umabilir! " dermiş. Bu iş doğru olsa bile, yaşam her pahaya satın alınmamalı. Edinilecek karlar nice büyük, nice kesin olsa da, güçsüzlüğümü açıkça itiraf ederek elde etmek istemem onları. Demek ben ölmeyi bilen insanın üstünde kaderin hiç de güçlü olmadığını düşünecek yerde, yaşayan insanın üstünde kaderin her şeye gücü olduğunu düşünmeliyim, öyle mi?
Eski harp akademisi komutanı Orgeneral Ali Fuat Erden der ki: "Çanakkale’de en buhranlı anda, en lüzumlu adam bulundu. Harbin seyrini çeldi. İngiliz Bahriye Nazırı Churchill onun için, 'kaderin adamı' demişti."
Çeçen Cumhuriyeti Başbakanı Mamodayev Yeraği Türkiye'ye geldiğinde bizi, 15 - 18 Mayıs 1992 günlerinde Grozni'de yapılacak olan Uluslararası Çeçen İnguş Kongresine davet etmişti. Bu kongreye memnuniyetle katılacağımızı bildirdik. 12 Mayıs günü İstanbul'dan kalkan uçağımız bizi Soçi'ye indirdi. Aktarma yoluyla Min Vody'ye