• Virginia Woolf’un denemelerinden oluşan Kendine Ait Bir Oda, toplumsal cinsiyet ve kadınların yazıya gönül vermesinin önündeki engeller üzerine yazılmış bir manifesto niteliği taşıyor: “Düşünsel özgürlük maddi şeylere bağlıdır. Şiirse düşünsel özgürlüğe bağlıdır. Ve kadınlar her zaman yoksuldu. Hem de yalnızca son iki yüz yıl için değil, tarihin başından beri yoksullar.
• Geçmişten bugüne hastalık Ataerkil bir zihin hep vardı . 14. Yüzyıldan beri kadınların hayat şartları, yaşam tarzı, evleneceği erkeği babasının iyi niyetine bağlı ve sadece kızın üstüne iyi bir kıyafet ve para verilerek yeterli oluyordu. Kızın rızası alma gibi bir düşünce yoktu, küçük yaşlarda kızların rızası alınmadan herhangi bir erkek ile evlendirilirdi. Çünkü sadece şu düşünce hakimdi. “ Erkeklerden destek alması ve erkekler tarafından yönetilse” vardı. Tüm kadınlar edebiyat dahil olmak üzere yaşamın hiç bir alanında söz hakkı olmayacak düşüncesi hep yaygındı şimdilerde olduğu gibi .
Ama bu hiç unutulmasın! Hiç bir kadının aklına, fikrine ve özgürlüğüne kilit takıp onu bir kapı arkasına gizleyemezsiniz,
• Hayatta sadece yalnız başımıza yol aldığımızı, ilişkilerimizin sadece kadın ve erkeklerin dünyasında değil, gerçeklerin dünyasında olduğunu bilmeliyiz.
• Herkese keyifli okumalar diliyorum ..!
