Franz Kafka’da bu kitabında babasına yazdığı mektubu daha çok bir iç dökme, yaşanmışlığın yorgunluğa dönüşmüş halini aktarıyor okurlarına. Babasına olan sevgisinin yanı sıra ondan çok korkmuş, özgüvensiz ve baba otoritesi altında ezilmiş bir Kafka olarak büyümüş olan yazarla, alay edilmiş, küçümsenmiş ve yeri gelmiş tehdit edilmiş. Bir aile kurmak çok istemiş… ama hep tereddüt etmiş… babası tarafından ettirilmiş. 2.evliliğinde de babası itirazlarda bulunmuş.
Kafka’da babasının yüzüne karşı söyleyemediklerini kaleme alarak annesi vasıtasıyla babasına ulaştırmak istemiş, fakat hiç bir zaman o mektup babasına ulaşmamış. Zihninde esen fırtınalara bir son vermek ve bilinçaltında taşıdığı o zehirli hislerden kurtulmak, aynı zamanda da iç huzura kavuşmak istemiş. Fakat yazmak onu iyileştirmeye yetmemiş ve Kafka o istediği iç huzura kavuşamadığı için hastalanıp, genç yaşta (41) hayata gözlerini yummuş.
#alıntı “Sakin bir ilişkinin imkansızlığı aslında doğal bir sonuç daha doğurdu. Konuşmayı unuttum.”
Bu kitap Kafka’nın kalemi ile tanışmak için mükemmel bir başlangıç olabilir.