...çağımız kullanılıp atılan kağıt mendil çağı. Burnunu bir kişiye sil, buruşturup at, başka birini al, sil, buruştur, at. Herkes bir diğerinin eteğine siliyor.
...çağımız kullanılıp atılan kağıt mendil çağı. Burnunu bir kişiye sil, buruşturup at, başka birini al, sil, buruştur, at. Herkes bir diğerinin eteğine siliyor.
“Bununla birlikte, çağımız kullanılıp atılan kağıt mendil çağı. Burnunu bir kişiye sil, buruşturup at, başka birini al, sil, buruştur, at. Herkes bir diğerinin eteğini siliyor. Tuttuğun takımın bir programı senin elinde olmazsa, adlarını bilmezsen, onlara nasıl bağlanabilirsin? Sahada ne renk forma giyeceklerini bilmemiz gerekmiyor mu?”
İpekböceği kozadan çıkarken alın teriyle ördüğü ipeği yırtıp parçalar. Bu yüzden çiftçiler ya ipeği seçerler ya ipek böceğini. İkisini birden koruyamazlar. Çoğu zaman ipeği kurtarmak için ipekböceğinin canını alırlar. Bir tek ipek mendil için bilir misin yüz ipekböceği can verir?
AŞK
... çağımız kullanılıp atılan kağıt mendil çağı. Burnunu bir kişiye sil, buruşturup at, başka birini al, sil, buruştur, at. Herkes bir diğerinin eteğine siliyor.
İkimiz birden sevinemiyoruz,
Gök, kızılken sen
Maviyken bulutlar.
Ahşap çiçekler ekiyorum, hırsımız kurusun
Telaşımı gömüyorum uykuya
ömrümün ikindisi.
Ama şöyle düşün
İkimiz birden üzülebiliyoruz.