''Bir şeyin asıl değerini kaybettiğinde anlarsın. Dünyanın en salak insanı olsan yine anlarsın. Kaybetmek de öyle bir şey.''
Sevgilim, yetimim benim, aylar nasıl geçiyor zaman hiç geçmezken kapılar kapalı, dünya buzlu cam uyuşmuş gözlerimin önünde hayat akıp gidiyor hiç kımıldamadan
Reklam
"İnsan en çok sabahları arar sevdiği kadını." Diyor birisi, katılıyorum o sabahlara. Öğleler kaba yaşanır; kalındır. Akşamüstleri ince, hüzünlü. Çiçekler alınıp verilebilir. Sabahtır yalnızlık. Nasıl sabah, nasıl yalnızlık? Ve şiirsel hiçbir yanı yok sanılır! Var mıdır? Vardır. Vardır ama çiçeklerle değil. Kendi başına, zımparataşı gibi acımasız. Ne aklıma gelse bir bakıyorum unutmuşum! (...) ''Her şeyden biraz kalır'' diyor birileri, Çoğulluk haklılıktır. Kavanozda biraz kahve, Kutuda biraz ekmek, İnsanda biraz acı.''*
Dünya'da kahve olduğu sürece işler ne kadar kötü gidebilirdi ki?
Birine "G*tün tekisin" diyorsam, oradaki "yıldız" sansür değil, o kişinin yıldızlı bir göt olduğunun belirtisidir. Yıldızlı pek iyi gibi...
Ben sana "Gel bana kahve ol dedim." Daha nasıl seveyim?
Reklam
''Çok çapkınım ya'' diye övünen adam çok net bir gerizekalıdır.
Sayfa 168
"Bazen cuma günü kadar seversin birini..."
Sayfa 16
.... kısacası senin dönecek yüzün olsa bile benim seni koyacak bir yerim yok.
1,000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.