Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
ÜNAL YALTIRIK Diyarbakır'da İlkokul 8 yaşında herhalde Diyarbakır'a geliyorsunuz, 1940-41 arası... Kabaca 8-12 yaş arasında Diyarbakır'dasınız diyebilir miyiz? Evet. İlkokula orada başladığım için o hesaba geliyor. 8 yaşında ilkokula Diyarbakır'da başladım. Diyarbakır'daki evinizi hatırlıyor musunuz? Nasıl bir evdi?
Alacakaranlıktaki Ülke-16
Alacakaranlık akıyor kentin üstünden Bir kahvede kağıt oynayarak vakit öldürülüyor Saat yirmi üç vardiyasının işçileri Sucuk ekmek yiyorlar, sigara içiyorlar Kulakları yukardaki fabrikanın seslerinde. Kara bir tabut gibi uzanıyor fabrika Ay, onun tuğlalarını kemirmeye çalışıyor Sıçrayıp duruyor, açık bir kapı bulmak için Parlak bir uçurtma gibi sekiyor gökyüzünde İpini bir yerlere takmadan, özgürce.
Sayfa 38 - Kırmızı Kedi Yayınevi, Üçüncü Basım, Kasım 2017, İstanbul
Reklam
Devam
NAZIM HIKMET'İN DAVALARI • I. 1925 ANKARA İSTİKLAL MAHKEMESİ DAVASI 15 yıl 4 Mart 1925'te Meclis'ten Takrir-i Sükûn Kanunu çıkarılır. Hükümete büyük yetkiler veren bu yasa, geçicidir; ancak olağanüstü yargı organları olarak İstiklal Mahkemeleri'nin kurulmasını sağlar. İstanbul'da yayımlanan "Tevhid-i Efkâr",
Devam
Bir kahvede kâğıt oynayarak vakit öldürüyor Saat yirmi üç vardiyasının işçileri
Sayfa 38 - Kırmızı Kedi YayıneviKitabı okudu
Alacakaranlık akıyor kentin üstünden Bir kahvede kağıt oynayarak vakit öldürüyor Saat yirmi üç vardiyasının işçileri Sucuk ekmek yiyorlar, sigara içiyorlar Kulakları yukardaki fabrikanın seslerinde. Kara bir tabut gibi uzanıyor fabrika Ay, onun tuğlalarını kemirmeye çalışıyor Sıçrayıp duruyor, açık bir kapı bulmak için Parlak bir uçurtma gibi sekiyor gökyüzünde İpini bir yerlere takmadan, özgürce.
Filozof Olamamın Binlerce Sebebinden Sadece Birkaçı
Çocukken eniştemin "büyünce ne olacaksın" sorusuna "filozof" diye karşılık verdiğimde, annem elindeki örgüden kafasını hiç kaldırmadan şu yorumu yapmıştı: " Ben hep diyorum size geri zekalı bu çocuk" Annem gibi elişiyle uğraşan teyzem devam etti sonra : " Benim oğlanlar da salak ama inan bunun kadar
Sayfa 43 - Ketebe Yayınları 1.baskı
Reklam
Peyamiye laf yok! Severiz kendisini...
PEYAMİ SAFA VE HER “ÇINAR” GÖRÜŞTE HATIRLADIĞIM HALİDE EDİP ADIVAR Hani büyük adamların ölürken söyledikleri son sözleri hatırlanır hep, “Aman ne büyüksöz” diye.Ahmet Haşim helaya gitmek için doğrulurken, on beş günlük karısı, terliklerini ayaklarınageçirmeye çalışıyormuş; yerlere çıplak ayakla basmasın diye Ahmet Haşim. Kadınterliklerle
Malumpaşa'nın 15.09.1947 günlü ikinci sayısında "Mahkeme Koridorlarında" köşesinde "Gün Uğursuzun" başlıklı bir yazı yayımlanmıştı. Aynı yazı bu sayının üçüncü sayfasına yeniden konmuştur. Yedi-Sekiz Paşa · 13 Mayıs 1949 · Sayı: 3 Gazetenin bu sayısında toplatma haberi yoktur. Birinci sayfadan "Ne Mutlu Tokum
Malumpaşa'nın 15.09.1947 günlü ikinci sayısında "Mahkeme Koridorlarında" köşesinde "Gün Uğursuzun" başlıklı bir yazı yayımlanmıştı. Aynı yazı bu sayının üçüncü sayfasına yeniden konmuştur. Yedi-Sekiz Paşa · 13 Mayıs 1949 · Sayı: 3 Gazetenin bu sayısında toplatma haberi yoktur. Birinci sayfadan "Ne Mutlu Tokum
15 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.