“Yalnızlık, Kederli ve insansız bir dünya değil Ama kalabalığın biçimlendirdiği bir çöldür.”
Sayfa 187 - Şair: Yi MenKitabı okudu
. İster sevgili, ister dost olsun, Ayrılmak saati gelip çattı mı, sakın gizleme; Sen omuzdan kesilmiş bir çaresiz kolsun. Eskiye de boş ver onu da eşeleme; Ne iyiydik’ler, yine görüşürüz’ler Dikenli tel gibi takılmasın boğazına Biliyorsun bu sözler inandırıcı değiller. Çoğaltmadan katlan acının en azına; Bekleme aracın kalkmasını, ayrılıklar götürü Karış telâşlı bir kalabalığın içine, Yürü ardına bakmadan, durmadan yürü; Yeni aşkların, yeni dostlukların geleceğine. Alıştır kendini her şey biter ve gömülür; “Ve nice yazlardan sonra kuğu da ölür.” .
Sayfa 321 - Metin Altıok (1941-1993)Kitabı okudu
Reklam
…Oysa acemilik. Efendimiz acemilik. Bir taş alacaksınız. Yontmaya başlayacaksınız. Şekillenmeye yüz tutmuşken atacaksınız elinizden. Bir başka taş, bir başka daha. Sonunda bir yığın yarım yamalak biçimler bırakacaksınız. Belki başkaları sever tamamlar. Ama her taşa sarılırken gücünüz, aşkınız, korkunuz yenidir, tazedir. Başaramamak kaygısının
. İster sevgili, ister dost olsun, Ayrılık saati gelip çattı mı, sakın gizleme; Sen omuzdan kesilmiş bir çaresiz kolsun. Eskiye de boş ver, onu da eşeleme; Ne iyiydik'ler, yine görüşürüz'ler Dikenli tel gibi takılmasın boğazına. Biliyorsun bu sözler inandırıcı değiller. Çoğaltmadan katlan acının en azına; Bekleme aracın kalkmasını, ayrılıklar götürü. Karış telâşlı bir kalabalığın içine, Yürü ardına bile bakmadan, durmadan yürü; Yeni aşkların, yeni dostlukların geleceğine. Alıştır kendini her şey biter ve gömülür; “Ve nice yazlardan sonra kuğu da ölür.” . Metin Altıok .
Sayfa 213Kitabı okudu
Shakespeare'in piyeslerinden birinde sevdiği bir parçanın tekrar çalınmasını isteyen bir kont biraz sonra "kâfi" diyor. It is not so sweet now as it was before (Artık deminki kadar güzel değil)
"Ve nice yazlardan sonra kuğu da ölür."
İster sevgili, ister dost olsun, Ayrılmak saati gelip çattı mı, sakın gizleme; Sen omuzdan kesilmiş bir çaresiz kolsun. Eskiye de boş ver onu da eşeleme; Ne iyiydik'ler, yine görüşürüz'ler Dikenli tel gibi takılmasın boğazına Biliyorsun bu sözler inandırıcı değiller. Çoğaltmadan katlan acının en azına; Bekleme aracın kalkmasını, ayrılıklar götürü Karış telâşlı bir kalabalığın içine, Yürü ardına bakmadan, durmadan yürü; Yeni aşkların, yeni dostlukların geleceğine. Alıştır kendini her şey biter ve gömülür; "Ve nice yazlardan sonra kuğu da ölür."
Sayfa 321 - Sosyal Yayınları - 6. Basım
Reklam
Bir gece, Cahit Sıtkı, kaldığı Hidivial Palas'ta saatini çaldırdığını anlattı bize. Kafaları adamakıllı tutmuştuk içtiğimiz meyhanede; gidip otelciden bu hırsızlığın hesabını sormaya karar verdik. Vakit gece yarısını bulmuştu. Yolda Cahit sızdı. Onu kargatulumba odasına çıkardıktan sonra, lobiye, yöneticinin yanına indik. "Saat de saat" diye tutturduk. Adam konuyu ilk bizden duyuyordu. Tartışma uzadıkça uzadı. Ben acıkmaya başlamıştım. Baktım ki, kolumun dibinde reçelli, peynirli, tereyağlı bir kahvaltı tepsisi duruyor, yemeğe başladım. Bir yandan da sinirli sinirli saatin hesabını sormayı sürdürüyorum. Otel müdürü başını döndürüp bunu görünce deliye döndü, meğer erken gidecek bir müşteri için hazırlanmışmış bu kahvaltı. Kovulduk otelden. Cahit Sıtkı saatini başka bir yerde buldu.
Sayfa 175Kitabı okudu
Ölür.
İster sevgili, ister dost olsun, Ayrılmak saati gelip çattı mı, sakın gizleme; Sen omuzdan kesilmiş bir çaresiz kolsun. Eskiye de boş ver onu da eşeleme; Ne iyiydik’ler, yine görüşürüz’ler Dikenli tel gibi takılmasın boğazına. Biliyorsun bu sözler inandırıcı değiller. Çoğaltmadan katlan acının en azına; Bekleme aracın kalkmasını, ayrılıklar götürü. Karış telâşlı bir kalabalığın içine, Yürü ardına bakmadan, durmadan yürü; Yeni aşkların, yeni dostlukların geleceğine. Alıştır kendini her şey biter ve gömülür; “Ve nice yazlardan sonra kuğu da ölür.”
Sayfa 213Kitabı okudu
Orhan Veli "Oktay'a Mektuplar" adlı şiirinde "Ve bugünlerde Melih'le ben Aynı kızı seviyoruz." der. O şiir çıktığı günlerde kaç kişi bana da, Orhan'a da sordulardı, kim bu kız, diye. Bir tanıdığımızın evinde Hasan(Ali) Yücel bizi görünce, "Allah Allah" diye şaşkınlığını açığa vurduydu. "Nasıl oluyor bu iş? Kavga etmiyor musunuz be yahu?" Kavga etmiyorduk. Çünkü Orhan'ın aşık olduğumuzu söylediği kızın bundan haberi yoktu ki.
Sayfa 155Kitabı okudu
115 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.