Ahh Didem Ahh!!
Yazma konusundaki özrümü görmüyorum , şiirlerini okudukça , bağlılık, bağımlılık gibi bir şey işte burada yazmaya zorluyor beni.
‘’Bir zamanlar kendimi
Bulunmaz Hint kumaşı sanmıştım.
Kaç metredir benim yokluğum?
Benden daha çok var sanmıştım.
Benim yokluğumdan dünyaya
Bir elbise çıkar sanmıştım.
Dünyanın çıplaklığına
"Açık Mektup :) Seni kırmayacağım demiştim @milta :)
"Merhaba benim kalbimi görebilen can dostum Nazile Serna ;
Sen beni yokluğunun bitimsiz kederine terk edip gideli, yıllar geçmiş. Peki ben neden, daha iki gün önce Antikacılar Çarşısı'ndaki çay evimizde buluşup, şen kahkahalarımızla söyleşmişiz gibi hissediyorum ? Neden yüzünün her tatlı kıvrımı gözlerimin önünde, sesin hala
"Bir gün aklına gelecek olursam,
Bana şiir ısmarla.
Eylül'ü konuşalım."
Artık sadece kıyıda köşede kalmış kitaplar için inceleme yapma kararı almıştım. Yalnız beni şiire gerçek anlamda bağlayan bu kitabı da incelemek istedim.
Ortaokulda iken yaklaşan Anneler Günü için okulda bir şiir yarışması düzenlenmişti. Elbette ben de