Kitap, ergen bir gencin okuldan atıldıktan sonra ki 3 gününü kendi ağzından anlatıyor. Kitabın edebi bir niteliği bulunmuyor. Yazar samimi bir dil kullanmış. Anladığım kadarıyla beğenilme kaygısı da gütmemiş.
Ana karakter Holden'in, Phoebe adındaki kız kardeşinden bahsedişi ve sevgisi sıcacıktı. İkisinin diyaloglarını çok beğendim.
Holden aslında geleceğe karşı umut taşımayan, anı yaşayan bir genç. Ama içinde fazlaca sevgi ve samimiyet barındırıyor.
Ben bu kitabı sevdim. Ancak abartılacak bir kitap değil kesinlikle.