Belki de bazı üniversitelerde, bazı yükseköğretim kurumlarında, öğrencilerin bir yarısı öteki yarısına “öfke” ile bakıyor. Çünkü birilerini “din devleti” istemesi için yetiştiriyoruz… Birilerini de “laik devlet.” Ayrı iki dünyanın gereklerine göre, ayrı iki insan yetiştiriyoruz. Sonra da -barut ve ateş gibi- ikisini yan yana koyuyoruz. Onlara bu kötülüğü yapmaya hakkımız var mı? Her toplum -kendisini sürdürebilmek için- gereksinme duyduğu insanı yetiştirir… Ya “onu” seçer ya “ötekini.” Ama kardeşi kardeşe “düşman” yapmak için eğiten toplum görülmemiştir!
Sayfa 178 - Kırmızı Kedi Yayınevi, 1. BasımKitabı okudu
Çünkü "tarih" Lenin'i değil, Mustafa Kemal'i haklı çıkardı.
Sayfa 128 - Kırmızı KediKitabı okudu
Reklam
Özel'in amentüsüne benzemiyor:)
... mücahid analarına ve Türkiye için Ahiret günü olmadığına imân ederim... gazinin Allah'ın sevgili kulu olduğuna kalbimin bütün hulusuyla şehadet ederim...
Sayfa 41
Kemalizm bir dindir,Demokrasi gibi
Sonra Atatürk ölmüş ve ardından İsmet İnönü aynı çizgiyi devam ettirmiştir. Ve nihayet İslami Selamet Partisi ortaya çıktı ve lideri Necmeddin Erbakan,Konya’da yaklaşık yüz elli bin kişinin katıldığı bir toplantı düzenledi. Kemalizm için korkan Amerika, bu İslami eğilimi vurmak ve yıkıcı Kemalizm çizgisini korumak için askeri darbeyi gerçekleştirdi. Askeri hükümetin başarısı ise kısaca Kemal için heykeller yapmak ve bu heykelleri her yere dağıtmak olarak ifade edilebilir. Kemalizm tecrübesi şu noktalarla özetlenebilir: 1- Tecrübe, Haçlı Batı’nın Müslümanlara karşı beslediği nefretin açığa çıkarılmasıydı. Kendini kaybetmiş bu miskin de dünya hırsı sebebiyle ve pa- ranoyasını gidermek için bu tecrübeyi uyguladı. Toynbee(84) şöyle diyor: “Şüphesiz, bize Fransız zındıklarmışız gibi tepeden baktıklarında sinirlerimizi kaldıran geleneksel tutucu Müslüman Türkler’i sevmezdik. Kibirlerini kırmaya çalıştık. Nihayet psikolojik silahlarını parçalamayı başardık ve onları şu anda gözlerimizin önünde duran bu devrimi yapmaya teşvik ettik. Türkler, bizim kışkırtmamızla ve kontrolümüzle değiştikten ve kendilerini bize ve çevresindeki batılı halklara benzetmek için her vesileyi kollamaya başladıktan sonra şimdi de sıkılmaya ve rahatsız olmaya başladığımızı hissediyoruz. Türkler şu anda, “Beraber gayda çaldık dans etmediniz, üzüldük ağlamadınız” deseler yeridir.”
Naçizane vücudunun toprak olmasından sonra, Yüce Kâmalizm ve Türkiye Cumhuriyeti devam ediyordu ve ilelebet payidar kalacaktı.
Köyden kente göç
1950'lerde bir Türk sosyologu (daha sonra bir sosyalist partinin lideri olarak siyasal hayata girmiş olan) Behice Boran, Ankara'daki köylülerin "şehir usulleri" ve değerlerini bilmiyor olmaktan kaygı duyduklarını tespit etmişti. Bununla birlikte, bu acemilik büyük ölçüde kaybolma sürecindedir. Bir bakımdan pek çok insan, birdenbire, hazırlıksız oldukları için yalnızlık duyabilecekleri milli düzeydeki statülere sürüklenmiştir; başka bir bakımdan ise hayatın bütün alanlarında Türkler, Kemalizm'in ideolojik dayanaklarından biri olan taklitçi Avrupalılaşma sürecini daha fazla eleştirmeye başlamışlardır.
Reklam
Geri199
1.000 öğeden 991 ile 1.000 arasındakiler gösteriliyor.