Hayırlı Cumalar
Allah'ım haramlardan uzaklaştır, helal olana kanaat ettir.Lütfunla beni senden gayrıya muhtaç eyleme. Amin
İnsan şehvete itaat ederse, çirkeflik, hayâsızlık, hırsızlık, çekememezlik, başkalarının üzüntülerinden memnun olma ve çıkarcılık onun kişiliği olur. Ama şehveti yönetebilir yani ondan özgürleşebilirse, kanaat etme, kendini tutabilme, sabır, hâya, zarafet ve huzur kişiliği olur. İnsan şayet öfkesine itaat ederse, kibir, pervasızlık, pislik, zülüm, başkalarını küçük görme, hor görme saldırganlık kişiliği olur. İnsanda iki ses vardır: biri hep şeytanidir. Şehvet ve öfke, şeytanın sesidir. İnsan bu sese hizmet ederse, aldatmak, kandırmak, kötü kalpli olmak gibi huylar edinir. O sese kulak vermez ise, zekilik, marifet, ilim, insanların arasını bulmak, efendilik, onun huyu olur.
Reklam
Tuhaf olanı şu ki, herkesin karşısında söylemedikçe sizin o duygudan veya düşünceden mahrum olduğunuza kanaat getiriyorlar.
Okur Boykotu!
Okumayı heyecanla ve sabırsızlıkla beklediğim uzuuuuuunca bir yazar ve eserler listeme şöyle bir baktım bir de ne göreyim: Azra Kohen yok. Kendini feda edip okumuş inceleme yapmış arkadaşlardan baktım yüzeyde kalmış klişe bir tarzda yazan birisi anladığım kadarıyla. Hayranı olanlar da var tabi. "Bu kitabı herkes okumalı gibi" tavsiyeleri de artık sıradan her kitap için yapıldığını da hesaba katarsak bu tarz incelemeler benim için pek bir şey ifade etmiyor. Kaldı ki çok şahane bir yazar olsun yine de haysiyetsiz okur olmaktansa okumam der geçerim. Bir kaç yıl önce kitapçıların giriş tarafında mantar cinsi gibi sıralanan kapaklarını her gördüğümde başımı çevirmek ve hızlıca diğer kitapların raflarına doğru yürüme ihtiyacı hissederdim gayri ihtiyari. Bugün anladığım kadarıyla garip isimlerle çıkardığı popülerlik kasan kitaplarıyla bir anda kendini kanaat önderi zannetmiş. Boynuna fular ve gözüne gözlük taktıktan sonra herşeyi tamamladığını zanneden bu tip kanaat önderleri gibi hezeyan yaşamış. Bu tiplerle Türk edebiyatı bir şey kazanmadığı gibi kaybetmez de. Şu kısıtlı zamanımızı daha hakiki yazarlar arayarak bularak geçirmek boynumuzun borcu. #rafah #gazze
Benim şuurda bir intihar şiirim vardı nereye koydun anne Altına Allah'ın yerini yazmıştım... bileklerimden akan gusül suyunun keskinliğiyle bismillah yeniden doğmaya vakti yok kalbimin nefesimi tutsam sesleri yükselecek şelalede ağlama bir okyanus bir toprağa aşık olsa elimden bir şey gelmeyecek kapı bile kaçıp giden kilidine
Azra Kohen hakkında...
Hiçbir zaman bana göre negatif bir düşünce için, başka bir kimsenin üstünü çizmedim. Eylem ve netice nokta olmalıydı taktir ve kanaat için. Bununla beraber, nefes alan kimse karşıda bir katil varken ve ona işaret parmağını bile uzatamazken orta ya da baş parmağını ölenin yanına yakınına çevresine uzatmaya cüret ederse o kişi akademik namussuzluğunu entelektüel karaktersizliğini inkarla kalmaz cinayet ortağı da olur. Dahası böyle bir eylemi sergileyen kişi, popülizmden dem vurup ahlak bekçiliği yaparken popülizm ve para için kaleme aldığı ayan beyan olan eserlerini hangi çuvalda hangi uçurumda ve ne zaman atmış ki cüretini ahlak ve erdem ile perdelemek istemektedir...
Reklam
·
Puan vermedi
Açlık
Kitabı beğenip beğenmediğim konusunda pek emin değilim ama düşündürücü bir kitap olduğuna kanaat getirdim diyebilirim. Neler üzerine düşündürüyor insanı? Tabii ki açlık… Ama öyle böyle bir açlık değil. Günlerce haftalarca süren bir açlık… ve bunca şeye rağmen insani değerlerini kaybetmemek için verilen mücadele. Sanırım beni en çok bu etkiledi. Çünkü bizler gün içinde bile aç kaldığımızda sinir küpü oluruz adeta. Kaldı ki günlerce süren bir açlık karşısında hangimiz başka biri olmaz ki? Hangimiz koruyabilir güzel huylarını? Hangimiz açlıktan bayılacak gibi olmuşken gurur yapabilir? Buna rağmen de umutlu kalabilmeyi hangimiz başarabilir? Kitap sürekli bunları sorgulattı bana. Bu yüzden okunmalı diyebilirim.
Açlık
Açlık
Açlık
AçlıkKnut Hamsun · Varlık Yayınları · 201728,2bin okunma
"...elinin altındaki ilkelere şu ikisini de ekle: Birincisi, şeyler ruha temas etmez, daima onun dışında ve hareketsizdirler; bütün kaygılarımız içimizdeki düşünceden doğar. İkincisiyse gördüğün hemen hemen her şey kısa sürede değişecek, hatta artık var olmayacak. Böyle ne kadar çok değişikliğe bizzat şahit olduğunu aklından hiç çıkarma. Dünya değişimdir, yaşamsa kanaat."
'Kamu' derken, incelenmekte olan kümeye; yani çok sayıda insanın özel olmayan, bireyleşmemiş duygu ve tepkilerine işaret etmek istiyorum. Kamuoyunun bu ayırıcı vasfı, örnekleme dayalı araştırmalar yapılmasını zorunlu kılar. 'Oy' ya da 'kanaat' derken ise kanaatin yalnızca gündelik, tartışmalı ve siyasi meseleleri bağlayan alışıldık anlamını değil; tutumları, duyguları, değerleri, enformasyonu ve bunlarla ilgili eylemleri de kapsama almayı hedefliyorum. Bu öğelerle layıkıyla ilgilenmek için yalnızca anket ve görüşmeler yapmak yetmez, yansıtmalı ve ölçücü aygıtlar kullanmaya da ihtiyaç vardır.
56 syf.
10/10 puan verdi
·
4 günde okudu
Mühim bir tacir ve işadamı olan banker arkadaşlar arasında sohbetin tıkanması sonucunda canlandırmak adına banker olan kişiye bir soru yöneltir: -" Sahi, geçen gün birileri bana sizin bir zamanlar anarşist olduğunuzu söyledi." -" Bir zamanlar değil; eskiden de öyleydim, şimdi de öyleyim." Yanıtını alır ve bu duruma şaşırır.
Anarşist Banker
Anarşist BankerFernando Pessoa · Can Yayınları · 20201,505 okunma
1.000 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.