Gaziantep’e bir Fransız gelir.
Tekstilcilere akıl verir:
“Makineleriniz yetersiz… Yenileyin, dünya pazarı sizin olsun”
En iyi makinelerin Fransa’da olduğunu söyler…
Kendi mallarını pazarlar.
***
Dinleyenler arasında bir usta vardır.
Kendine özgü lehçesiyle…
“Bu adam ne diy?” der.
Kafaya takar, makinenin resmine bakar.
Demiri eritir, çeliği büker,
Salak ve aklı yozlaşmış bir toplum,
Boşa geçen bir günün daha içinde.
Desen ki her gerçeği,
Müptezel bir gayede sığmaz, sıkışamaz bir yere.
Bitmiş, tükenmiş veya vazgeçmiş,
İşte bütün şarlatanlık bu.
Yolunu gözlediği hiçlik,