Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Böylece marksizm bunalıma düştü. Rusya'da yapılan tatbikatında devlet, patron oldu; halkın hepsi işçi sınıfı muamelesi gördü. İşçi sınıfı da tekrar sınıflara ayrıldı, kanalizasyon işçisi ile elektronik işçisi farklı çalıştı, farklı yaşadı. Usta çırak, becerikli beceriksiz, mühendis işçi, amele kontrolör, subay asker diye komünist devletlerdeki (tek sınıf) zan edilen işçiler, tekrar kendi aralarında sınıflara ayrıldı. Böylece proleter kim, burjuva kim, anlaşılmaz duruma geldi.
Sayfa 19 - Timaș YayınlarıKitabı okudu
Güçsüz bir mıknatısın büyük bir demiri taşıdığını düşünün, aynen öyle yaşıyorum işte. Ha düştü, ha düşecek. İnatçı ama güçsüz. Büyük bir girdabın içine çekiliyormuşum gibi. İçine çekildiğim girdabı yaratan, girdabın bulunduğu denizi yaratmamış gibi. Terkedilmiş bir evin eşyalarının arasından türemiş yeni bir bakteri türü gibi, oradan oraya kendimi seğirip duruyorum. Geride kalan her şeyi öldürüp, yeni bir hayata başlamaktı niyetim. Evvelimde yaşanan her şeyi geride bırakıp refah bir hayat yaşamaktı, hayatın bir kez de bana pamuk şeker uzatmasını beklemektı. Ta ki, hatırlamaların nöbeti başlayana kadar. Sonuna gelinmiş bir hikayeniz varsa, yenisini yazma çabanız beş para etmiyormuş. Kendimi toparlamak adına birkaç şehir gezdim, büyük bir şehrin en işlek caddelerinde gezerken, etraftaki binlerce nesneye rağmen, dikkatimi çeken ilk şey kanalizasyon çukurları oluyor. Ne dinlediğim şarkılarda anlam buluyorum, ne yediğimden, ne içtiğimden tat alamıyorum. Yarım kalmışım. Ne yarımı, çeyrek. Müptezeller gibi sigara içmekten renk atmış dudaklarım kalmış geriye bir tek. Neyse bunu geçelim. Oturmuş bunları sayıklıyorum fazla gelmiş çeyrek beynimle. Adımlarımız hep ölüme ekleniyor. Ne söylersek söyleyelim, kimsenin hiçbir şeye fayda etmeyeceği, söylenen/yazılan hiçbir şeyin, hiçbir zaman okunmayacağı, kimsenin bizi si*lemeyeceği gerçeğini değiştirmeyecek. Tıpkı ter döküp, göç eden diğer insanlar gibi, hikayenin sonunda cansız bir bedenle uyanacağız bir sabaha..
Reklam
Kanalizasyon borusu:D:D
Hartmann, kocaların ev işi yükünü üstlenen paylaşımcılar değil kadınların zamanlarını hortumlayan kanalizasyon borusu gibi olduklarını göstermek için zaman kullanım anketlerine başvurur (1981a). Anne ve çocukların yanı sıra bir kocanın olduğu ve olmadığı evleri karşılaştırır. Kocanın olduğu evlerdeki kadınlar olmayan evlerdekine oranla daha fazla ev işi yaparlar. Hartmann'ın analizine göre kadınlar evdeki kocaların patriyarkal sömürüsüyle emek piyasasındaki işverenlerin sömürüsü arasında sıkışıyorlar.
Sayfa 119
"Aynı zamanda yazgılarını belirleyip şartlandırıyoruz. Bebeklerimizi şişeden sosyalleşmiş insanlar olarak çıkarıyoruz, Alfalar ya da Epsilonlar olarak, geleceğin kanalizasyon işçileri ya da geleceğin..." Geleceğin Dünya Denetçileri diyecekti ama kendini düzeltip, "geleceğin Kuluçka Merkezi Müdürleri olarak," dedi.
Sayfa 40 - Bay Foster, ithakiKitabı okudu
1724 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
477 günde okudu
Büyük bir beklenti ile elime alıp zamana yayarak okuduğum; Victor Hugo’nun şaheseri hatta şu ana kadar okuduğum Dünya Klasikleri içerisinden en iyisi..Sefiller.. Hangi cümlelerle incelesem diye düşünüyorum. Ve ne anlatırsam anlatayım eksik değerlendirme yapacağımı düşüneceğim. Öncelikle belirtmeliyim ki beklentilerimi fazlasıyla karşılayan, beni
Sefiller (Kutulu 2 Cilt Takım)
Sefiller (Kutulu 2 Cilt Takım)Victor Hugo · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 201987,5bin okunma
Bir şehir kurmanın olmazsa olmaz üç yapısı vardır: kitaplık, kanalizasyon, hamam.
Geri199
1.000 öğeden 991 ile 1.000 arasındakiler gösteriliyor.