İthaki kampüs serisinin ilk çıkan kitaplarını pek beğenememiştim ve kitaplığımdan çıkarmıştım. Son çıkardığı kitaplar, Ters Giden çocuklar ve Siyah Tanrı'nın davulları'nı ile seriye tekrar şans vermeye ve takip etmeye başladım.
Bu sene içerisinde "Kandan ve Kemikten Çocuklar" ı okumuştum. Batı Afrika mitolojisinden esinlenerek yazılan kitapta, mitolojideki tanrıları tanışma şansım oldu ve çok hoşuma gitmişti. Siyah Tanrı'nın Davulları'n da tekrar bu tanrılarının bazılarını görmek hoşuma gitti. Fantastik kısa bir hikaye okumak istiyorsanız, kitaba şans vermenizi tavsiye derim.
Kitabınkonusu
1884 yılında New Orleans'da, köleliğin bitmesi üzerine herkes özgür olarak yaşayabilmektedir. Jacqueline ise öksüz ve sokakta yaşayan bir kızdır. Lakabı ise Sarmaşıktır ve aynı zamanda Tanrıça Oya tarafından öngörüler ve güçler bahşedilmiştir. Liman kenti olan New Orleans'da en çok sevdiği yer hava gemilerini seyrettiği rıhtımdır. Bir gün hem hırsızlık yapmak hem de gemileri izlemek için rıhtım bölgesine gider ve birkaç kişinin konuşmasına denk gelir. Siyah tanrı'nın davulları'ndan bahsedildiğini duyar. Bu bilgyi gerekli kişilere ulaştırarak kendi çıkarı için kullanmak ister. Tehlikeli bir maceraya adım atar.
#kandanvekemiktençocuklar #tomiadeyemi #childrenofbloodandbone
Herkese merhaba uzun zamandır kitaplığımda bekleyen bir kitabın sonunda okuyabildim aslında ilgimi çekecek bir kurguya sahip olmasına rağmen sanırım hem pr çalışmaları Hem de yeni çıkan kitapların albenisi ile ötelemişim. #legacyoforisha serisi ilk kitabı bu ve seri 3 kitaptan
Batı Afrika mitolojisinden esinlenerek oluşturulan büyü sistemi ile keyif alarak okuduğum kitabı, genç fantastik türünü seven ve yeni bir kan arayan herkese tavsiye ediyorum. Büyünün sadece iyi veya kötünün değil, her iki tarafından gösterilmesi hoşuma gitti mesela bir şifacı hem yaraları iyileştirebiliyorken hem de salgın hastalık yayabiliyor.