NAMAZGAH ÇEŞME iLE BULUŞTU  Karanlık Kapı Sebili
Kafesli, içinde insanların hizmet ettiği, yazın soğuk, kışın ılık şerbet dağıtılan hayır mekanlarına sebil denir. Sadece kurnası olan ve su akıtan yapılara da çeşme denir. Ancak çoğu yerde düşülen hataya bu topraklarda da düşülmüş ve çeşmelere de sebil denmiştir. Bu söyleme göre Beytü'l-Makdis'in en gösterişli sebili (çeşmesi) tabii ki yine Kanuni Sultan Süleyman'a aittir.
Sayfa 61 - Timaş YayınlarıKitabı okuyor
Louvre müzesinde Paolo Veronese'nin Kanuni Sultan Süleyman ile İsa'yı aynı masaya oturttuğu 7x10 metrelik Kana'da Düğün resmi var. Mona Lisa resminin tam karşısında asılı.
Reklam
Osmanlılar devrinde, Kanuni Sultan Süleyman gibi büyük bir padişah küçük düşüren hareketler, İslav asıllı Hürrem Sultan yüzündendir.
Onlar ki, her seferinde "atalarımız" diye geçmişleriyle övünürler ama Kanuni Sultan Süleyman'ın 29 Haziran 1572'de Mimar Sinan'a gönderdiği şu fetvadaki çevre bilinci ve kent sevgisinden yoksundurlar: "Hassa mimarların başı Sinan'a hükmüm ki; Rumeli'den ve başka yerlerden gelip doğramacılık ve yapıcılık ilminden haberi olmadığı halde, ellerine arşın alıp mimarlık ederek işin yabancısı olduklarından, yaptıkları evlerin çoklukla ocakları tutuşarak yandıklarını bildirdiği için buyurdum ki; emrim ulaştıkça bu konuya kendini vererek, yapıcılık ve dülgerlik ilminden haberi olmayıp ellerine arşın olarak mimarlık eyleyenleri yasaklayıp, senin bilgin olmadan öyle yeteneksiz kimselere mimarlık ettirmeyesin."
Sayfa 146
Eski Kudüs Şehri tam bir Orta Çağ şehri görüntüsündedir. Osmanlı'nın fethettiği dönemde Kudüs surla çevrili değildi. Bir rivayete göre Kanuni Sultan Süleyman bir gece rüyasında Hz. Muhammed (s.a.v.)'i görmüştür. Hz. Muhammed (s.a.v.) ona kâfirleri yenmesini ve kazandığı savaş ganimetlerinden Mekke ve Medine'ye harcamasını, Kudüs'e kale yaptırmasını, orayı tamir ettirmesini ve Mescid-i Aksa'yı ihya etmesini buyurmuştur. Kanuni rüyanın etkisi ile Kudüs'e hemen sur yapılmasını ve şehirdeki tüm ihtiyaçların giderilmesini emretmiştir. Surların yapımı beş yıl sürmüş ve 1537'de tamamlanmıştır. 4400 m. uzunluğunda ve 12 m. yüksekliğindeki surlar şehri tamamen çevreleyerek korunaklı hâle getirmiştir. Surlarda toplamda yedi kapı (açık) vardır ve bunlardan altı tanesini yaptıran da Kanuni'dir. Kudüs'ün surları, Kanuni'yi Kudüs'ün Muhteşem Süleyman'ı yapan en önemli unsurlardan biridir.
16. yüzyıl Osmanlı gücünün yönlendirici siyasî aktör olarak öne çıktığı bir dönemdi. Bu yüzyıla damgasını vuran şahıs ise 46 yıllık saltanatı ile Kanunî Sultan Süleyman'dı.
Reklam
MİMAR SİNANΊΝ İZ BIRAKAN ESERLERİ
20 yaşındaki oğlu Şehzade Mehmet'in vefat etmesine çok üzülen Kanuni Sultan Süleyman Han, oğlunun ismine bir cami yaptırmak istemiş. Mimar Sinan'ı yanına çağırarak emri vermiş. Böylece 1544 yılında Şehzade Camii'nin yapımına başlanmış. 4 yılda tamamlanan bu muhteşem caminin avlusunda medrese, han, hamam ve hastane de varmış. Sinan, Şehzade Camii'ne "çıraklık eserim" demiş. Kanuni Sultan Süleyman Han, İstanbul'da, kıyamete kadar ayakta kalacak, adına yaraşır bir eser bırakmak istemiş. Bu yüzden Mimar Sinan'ı yanına çağırıp ihtişamlı bir külliye (içinde cami, medrese, kütüphane vs. bulunan yapılar bütünü) yapmasını istemiş. Böylece Mimar Sinan, "Gayret bizden, tevfik (başarı) Allah'tan!" diyerek kolları sıvamış. 13 Haziran 1550 tarihinde külliyenin baş tacı olacak Süleymaniye Camii'nin temelini atmış. 7 sene gibi kısa bir sürede, devrin en güzel binalarından birini ortaya çıkarmış. Süleymaniye Camii, günümüzde bile İstanbul'un Osmanlı'dan kalan en ihtişamlı camisidir. Sinan, bu cami için "kalfalık eserim" demiş. Sultan İkinci Selim Han, Mimar Sinan'dan kendi adına Edirne'de bir cami yapmasını istemiş. Bu caminin de o zamana kadar yapılan bütün camilerden büyük olmasını arzu etmiş. Mimar Sinan, 1568 yılında başlamış Selimiye'yi yapmaya. 7 senede tamamlamış inşaatı. Selimiye Camii, dünyanın en güzel camilerinden birisi olmuş. Mimar Sinan bu cami için de "ustalık eserim" demiş.
Atatürk'ün altını çizdiği satırlar.
Bu cüzam, mevkilerin para ile satın alınabilirliği, daha önce Kanuni Sultan Süleyman hükümdarlığında da vardı; fakat yüksek dereceli memurlarını, bulundukları makamı kendisinden satın almaya zorlayarak yolsuzluk örneğini veren ilk kişi olan III. Murat'ın (1574) tahta çıkışıyla ayyuka çıkmıştır. Böylelikle, devletin en gelişmiş bölgeleri bahşiş hastalığına yakalanmıştır; bu cüzam Türk halkını her zamankinden daha fazla kemirmektedir ve büyük Frederick'in de bahsettiği gibi Türklere para için peygamberlerini bile sattırabilir.
Sayfa 36 - cilt XVI.Kitabı okuyor
Selim’in oğlu Kanuni Sultan Süleyman ise kendisini “İkinci İskender” ilan etmişti.
Aşk padişahıyım ve gönül divan defteridir bana. Dert ve sıkıntı sözlerini yazdım, bu unvan yeter bana. İnlerim tanbur gibi, bağrım delindi ney gibi Muhabbet meclisindeki hicran köşesi mesken oldu bana. Buseye bir can değil bin can veririm seve seve Yarım ağız olsa bile buse vermek istese yarim bana. Gerçi gamzen öldürür, aşığa aman vermez. Ama dudakların, Hazreti İsa’nın nefesi gibi can verir bana. Yanayım kelebekler gibi güzel yüzünün nurunun ışığına Çünkü Muhibbi dedi dilber, yan bana.
Kanuni Sultan Süleyman
Kanuni Sultan Süleyman
Reklam
Bütün asırları, bütün mekânları büyüleyen Süleymaniye gibi bir eseri yaptıran Kanunî Sultan Süleyman ‘ın Topkapı Saray ‘ından çıkmak aklına gelmemiştir. Ünlü mimarına büyük, süslü bir saray yaptırmayı düşünmemiştir.
Ömrün ahırı 'mademki ölümdür bari gaza Yolunda can verelim ..
Sayfa 181 - Nef yayınlarıKitabı okudu
Yürü koca Sultan Cezayir ! Seni gayrı son görüşümüzdür kendi isteğimle olaydı bir saat senden ayrılmazdım cihad yurdu sensin serhatlerin sonu sensin dilerim Allah'tan kıyamete kadar nam'ü şanın dillerde de destan olsun...
Sayfa 143 - Nef yayınlarıKitabı okudu
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.