Devletsel bir «muamele» için komisyon veren, komisyon hakkını alacak olanla gizli kapaklı bir şekilde pazarlığa girişip para kuvvetiyle istediğini elde ettiği zaman verilen hediye veya komisyonun adı rüşvet oluyor.
İlk bakışta tuhaf gelen bu başlık çok önemli bir gerçeğin ifadesidir. Birbirinden farklı "Atatürkler" ile karşılaşmamızın nedeni aslında Atatürk'ün kendisidir. Yaptığı konuşmalar, devrim sürecinde birbirini nakzeden demeçleri her dönemin farklı Atatürk'ünü ortaya çıkarmıştır. Onun konuşmalarından -tarihsel süreci ve
şimdiki zaman yalnızca çarşı
pop ve popcorn zulmün bütün ayları
iki bin yıllık kadim şehirlerde işkenceciler emniyet
müdürü, katiller vali, Bağdat naklen bombalanıyor tarih ekrana
çıkıyor, şifreli çantalarda taşınıyor parçalanmış haritalar, zulme
çalışıyor devletin ve sermayenin bütün kanalları, polisler
gazeteci, sarı kartlı muhbirler, satılık şeref koltukları,
eski bir alınlık: Geçmişi anlamayan onu bir daha yaşamak
zorundadır
hem ortadoğudayız hem viyana kapılarında
kuşe bir gravürde dağılıyor kimlikler değerler özsu; katil
hep başkası çıkıyor kara piyasada kapalı iktisat
her yıl geriye çalışıyor infilaka kadar körlük
infilaka kadar kötülük
herkes birbirine düşman olursa sistem mümkün oluyor ve
buna, hayat işte, deniyor
_Asıl mesele, şimdiye dek kimsenin görmediğini görmek değil fakat daha çok şimdiye dek kimsenin düşünmediği bir şeyi düşünmektir. Dolayısıyla bir filozof olmak, doğa bilimcisi olmaktan çok daha fazla şey talep eder.
_Orta çağlar bize tecrübe etmeksizin düşündüğümüzde nereye gideceğimizi gösterdi. Yaşadığımız yüzyıl da düşünmeksizin tecrübe
Kitap seçerken kapağına aldanmayalım. Kapağı çok özel ve güzeldir fakat size hitap etmeyebilir.
Kitap tercihi yaparken kapağında ya da kitap adında kullanılan kavramlara konusunda dikkatli olalalım. Belli bir fikri savunuyorsunuzdur, bir düşünce yapınız vardır -siyasi, dini, felsefi olabilir- okumayı düşündüğünüz kitabın yazarı sizin düşünce yapınıza uygun bir metaforu alır ve bunun üzerinden sizi kendi fikrine esir etmeye çalışır. Bilgiye yenilirsiniz dikkat edin.
Popülizm kurbanı olmayın. Birileri sosyal medyada orada burada gördüğünüz duyduğunuz bir kitabı okuyor diye siz de okumak zorunda değilsiniz. Önce kitabın kapağında okunacak bir açıklama bilgi varsa onu okuyun. Ardından yazarın biyografisi verilmişse kitapta mutlaka okuyun. Verilmemişse bir kaynaktan okuyun bu bir kitap olabilir. (İnternetten ya da sosyal medya çöplüğünden yararlanmanızı kesinlikle tavsiye etmiyorum. Yok ben yararlanacağım diyorsanız eğer teyit amaçlı ana kaynağa bakma imkanınız varsa bakın. Yoksa uzak durun.) Ardından sunuş kısmı varsa okumalısınız. Kitap hakkında bilgi birikim, tecrübe ve ihtisas sahibi kişiler, yazarlar vs. bir şey söylemiş mi buna bakın.
Kitap ve yazarı hakkında yeteri kadar bilgi sahibi olduktan sonra gidin o kitabı satın alın ya da kütüphane, okuma salonu gibi yerlerden temin edin ve okuyun. Yok eğer fikriyatınıza uygun değilse uzak durabilir ya da en fazla karşıt fikir geliştirmek için okunabilir. Onun dışında fikrinize uymayan, idrak edemeyeceğiniz kitapları alıp okumaya kalkmak zaman kaybı ve maddî kayıptan başka bir şey değildir.
Siz ne düşünüyorsunuz? Haydi yoruma. 😊
MİLLİ İKTİSAT
İstihsali bedevi olan bir milletin istihlaki medeni olamaz.
Asırlardan beri kapitülasyonlar gibi zalim zincirlerle eli ayağı bağlanıp açık göz ve bezirgân ruhlu milletler ve sermayeler tarafından sağlam bir inek gibi istismar olunmuş bir milletiz. Herkes müstemlekeler edinir ve onların kanını emerdi. Biz Ana yurdumuzu da