Bugün en sevdiğim yazarlardan John Katzenbach'ın Seyyah kitabıyla geldim. Katzenbach'ın bütün kitaplarını okumuş birisi olarak bu kitabı da heyecanla elime almıştım ama sonra hem hayat yoğunluğu hem sıcaklar hem de uzun süreli genel bir okuma isteksizliğine kapılınca kitap aylardır elimde sürünmüş oldu. Neyse yoruma dönüyorum.
Sadece arka kapak yazısının yarattığı heyecan ve gizem duygusunu hissetmişsinizdir. Ayrıca kitabın kapağını açar açmaz karşıma yazarın önsözü çıktı, ki bu tarz kitaplarda çok alışıldık bir durum değildir bu. Yazar önsözde dikkat çekici bir cümle kurmuş. "Bu romanım polisler tarafından birkaç kez gerçek seri katillerin evinde, sayfaları kıvrılmış ya da altı çizilmiş olarak bulundu." İşte kitap hakkında sadece bu ayrıntı bile çok şey vaat ediyor.
Kitaba büyük beklentiyle başladığım için ilk sayfalar biraz sıkıcı gelmişti. Sonrasında zaman zaman iniş çıkışlar olsa da belli bir heyecan düzeyi hep vardı. Olaylar bazen çok ağır bazen de gereğinden fazla hızlı ilerlemiş hissi verdi. Bölümler arası geçişlerde hikayenin hep farklı bir kişiye dönmesi de biraz canımı sıktı, bir an önce o bölümdeki hikayenin devamını okumak istedim. Katilin kim olduğu daha ilk sayfadan belli olan romanları pek sevmesem de katilin psikolojisini anlamak için bu kitapta gerekliydi diyebilirim.
Sonunda ise, monoton ilerleyen bu kitaba olması gereken bir sonla kapanış yaptık desem doğru olur sanırım.
Diğer Katzenbach kitaplarıyla kıyaslandığım zaman o kadar da sevdim diyemem ama yine de oldukça heyecanlı bir aksiyondu, türü sevenlere tavsiye ederim.