“Kapıyı vurmanın hiç faydası yok,” dedi Uşak, “iki nedenden ötürü. İlki, bir kere seninle kapının aynı tarafındayız; İkincisi de içeride öyle bir gürültü kopuyor ki, kimsenin seni duymasına imkân yok.” Gerçekten de içerde öyle acayip bir gürültü patırtı vardı ki... ardı arkası kesilmeyen uluma ve hapşırmalar ve ara ara tabak ya da demlik kırılıyormuşçasına çıkan büyük şangırtılar.”