Yaşar Özdemir / Kilit
Her sayfasında sizi etkisi altına alacak ve yaşanılan olayları incelemeye itecek harika bir kitap #Kilit. Güç oyunları ve adaletsizliğin çok eskilerden beri değişmediğini, bir çok güzelliğin hırsların kurbanı olduğunu okuyacaksınız. Kriptoloji, ezoterizm, felsefe, tarih ve siyaset barındıran eserin sürükleyiciliği
çalışma odasının cam kapısının ar dında, kendi geçmişine doğru bir yolculuğa çıkar yazar. Kim ler yoktur ki o geçmişin akıp giden film şeridinde?. . Çocuklu ğu, annesi, köpeği Hektor ve daha niceleri. . . Okuyucu; sanki verandada oturmuş, cam kapının ardını, içeriyi gözler gibidir. Söseki'nin en insani yönlerine, en ürkek hallerine, çaresizlik lerine, pişmanlıklarına bazen de huysuzluklarına tanık olur ken kapıyı açıp içeri girivermek ister. Cam kapının içi ile dışı, önü ile arkası birbirine karışır okuyucunun zihninde. Kimi za man dışarıda kalan, yazardır, kimi zaman dünyanın kendisi .
Dermansız dertler olunca fırçadan sarayın olsa ne yazar?
Her zaman gerçekleri bilmek iyi midir ? Gerçekleri bilmeden yaşamak bazen daha büyük mutluluk değil midir?
En doğrusu; " yaşarken hissettiklerimi yazmak..."
Hayatımızı küçük bir kelime değiştiri verir de biz bilemeyiz. Yeni hayatımıza açılan kapının sihirli sözcüğüdür o kelime.
Serinin ikinci kitabında yazarımız yine eşine yazdığı mektuplara çokça yer vermiş. İçerik olarak Dede olmanın tarifsiz duygusunu , sevdiği insanı kaybetmenin derin hüznünü, gittiği Almanya gezisini , insanların başlarına gelen olayları ve tabiki yine bolca hayat tecrübesi paylaşmış bizlerle. Araya serpiştirdiği şiirleri de farklı bir güzellik katmış . Anı kitabı severlerin sohbet tadında olan bu kitabı okumaktan keyif alacaklarına eminim.
Bazı tecrübeler;
İş ortaklığı da olsa , evlilik de olsa, arkadaşlık da olsa vakti geldiğinde nokta koymayı bilmeyenler büyük kural hatası yapar. İlerleyen günler artık sıkıntılara gebedir. Sonra keşke demenin hiç faydası olmaz.
Fakirlikten varlığa ulaşmış insanlar fakirkenki dostlarından sonra ayrılır. Çünkü sınıf değişmiştir, ihtiyaçlar değişmiştir. Dolayısıyla eskiler sıkıcıdır. Yanında taşımaya kalksan senin bulunduğun ortama ayak uydurmazlar. Ama iş dersine döndüğünde gidilecek adres yeni o eski dostlardır. Sonradan edinilmişlerin hiçbiri etrafta yoktur.
736 syf.
9/10 puan verdi
Kendinizi bir manastırın karanlık ve soğuk dehlizlerinde gezinirken bulduğunuz bu serüvende bildiğiniz bütün polisiye kitaplarını unutun; çünkü kendinizi bir ortaçağ polisiyesi okurken bulacaksınız. İşlenen sonu gelmez cinayetlerin, ardı arkası kesilmeyen sırların ve kayıpların olduğu 14. yüzyılı derinlemesine irdelediği ve döneme dair birçok
Belki de bir gün, bir yerde, daha az rezil bir zamanda yine karşılaşırız.
Bu yazı; yazacağım ilk inceleme olmakla birlikte bunu kendi gözlemlediğim, notlar aldığım ve unutmadan yazıya dökmek istediğim, psikanalitik bir değerlendirme olarak ileride kullanmak üzere kendim için yazdığımı belirtmek isterim. Son iki paragraf çok çok yüzeysel bir özet niteliğindedir ve okumanızı tavsiye ettiğimi bu paragraftan değil vereceğim
NET OKUYUN BENCE (Kitap arkasının altında incelemem yazıyor)
Kitap arkası:
Ürkekçe etrafıma bakındım. Başka bir koridora çıkmıştım, oldukça uzun ve her iki tarafta sayısız kapının bulunduğu bir koridora. Geldiğim kapı koyu yeşile boyalı ve eski moda metal kakmalıydı, aynı metalden bir posta deliği ve kıvrılmış kertenkele biçiminde bir pirinç tokmağı vardı.
Birden her şey gün gibi aydınlanmıştı: Bu gizemli rüyaların ne olduğunu öğrenmek istiyorsam bu kapıyı açıp içeri girmem gerekiyordu.
Tabi buna cesaret edebilirsem.
İncelemem:
"Başrol yerine siz utançtan yerin dibine gireceksiniz ama kitap çok iyi." Tek cümleyle özetlemem gerekseydi bu cümleyi kullanırdım. Karakter yerine çok utanıyorsunuz ama bu kısmı güldürü öğesi tabii ki. Fantastik kısma gelecek olursak oldukça yeterli aşırıya kaçmamış ya da gerçek hayali boğmamış. Her şey yerli yerinde. Mizahi bir yönü var ama fantastik olaylarla dengedeler. Akıcı ve sürükleyici.
Açıkçası spoiler vermeden söyleyeceklerimi nasıl daha da açabileceğimden emin değilim ama ben çok sevdim.
