Dostoyevski'nin “Hepimiz Gogol'un Palto'sundan çıktık” sözünü duymayanınız yoktur. Ben bu sözü bu kitabı okuduktan sonra biraz daha içselleştirdim.
Kuşkusuz Rus Edebiyatı'nın mihenk taşıdır Gogol'un Palto'su. Bununla birlikte bence bütün insanların o paltonun yamalarından alacağı dersler vardır. Sözgelimi bir memur olan Akaki Akakiyeviç'in bir palto alabilmek için günlerce kendini aç bırakması, bize bir şeyleri sezdirmeli. Mega şehirlerin, ışıltılı caddelerin büyüsüne kapılıp bizi nasıl bir tüketim çılgınlığına sürüklediğine bir bakın. İhtiyacımız dışında her şeyi aldığımız şu çağa bir bakın.
"Kapitalizm gölgesini satamadığı ağacı keser." demişti Marx, kesmeye devam ediyor ve adım adım yok oluyoruz.
Burada söz edilen bir hikayeden daha fazlasıdır. Hepimiz Gogol'ün Palto'sundan çıktık ve Akaki Akakiyeviç'in hikayesi hepimizin hikayesidir !
Karl Marx 'ın şu sözünü de şuraya not düşeyim:
"Kapitalizm, gölgesini satamadığı ağacı keser."
