Şiirce.... +18
Sonra bir gün bir güneş doğar dünyana,
Karanlıklar ardında saklı umutları bulur.
Yeniden açılır kapılar, kapanmış sanılan,
Bir nefes alır gökyüzü, bulutlar dağılır.
Dünya eski hüznünü bırakır arkasında,
Renkler dans eder gökkuşağı misali.
Bir gülümseme yayılır yüzlere, yabancı olmaz,
Her adımda baharın müjdesi yankılanır her yanda.
Sonra bir gün bir güneş doğar dünyana,
Yürekler sıcacık, umutla dolup taşar.
Bir sevda başlar kalplerde, saklı derinliklerde,
Her bakışta bir aşk, her dokunuşta bir bahar.
Gecenin soğuk nefesi kaybolur ansızın,
Gün ışığı sarar dört bir yanı, sessizce.
Yeniden doğar her şey, yeniden başlar,
Hayatın kendisi olur en güzel şiir, en güzel beste.
Sonra bir gün bir güneş doğar dünyana,
Ve o an anlarsın, her şeyin bir zamanı var.
Sabırla beklemek gerek, inanmak en zorunda,
Çünkü en karanlık gecelerin ardından, doğar en parlak sabahlar.
Eftal...
Değer Verdiğim Bir Öğretmen Büyüğüme
Allaha imanı, vatan,millet, ve bayrak , sevgisini,öğrendik senden,
Hep doğruyu gösterdiniz bize, bilgelikle tutarak bizim elimizden.
Mevlana ve Yunus öğrendik senin güzel mısralarından, hecenden
Emeğinin karşılığı sevgi mesajları alıyorsun her bir öğrencinden
Toplumu aydınlatan ilmin ışığı yayılır hep, aydınlık pencerenden
Alın terinle yetiştirdiklerin artık hizmet bayrağını taşıyacaklar
Rahat ol hocam sevdiklerin sizi hep yüreklerinde yaşatacaklar
Işıktır sizin ilim meşalenizden karanlık ve cehalete karşı yayılan
Cevherin değerini daim kuyumcular anlayıp cevahir olacaklar
Isatan yağmur,, ısıtan güneş sizden hep güzel anılar anlatacaklar
KK
Yıldızlar kayıyor sonbahar yaprakları gibi
Ve güneş vadinin karanlık sularında boğuluyor.
Sayfa 21Kitabı okudu
Hobbitlere sonra noldu?
Sonra aniden bir gün Galadriel'in hediyesini hatırlayıverdi, çünkü haftalardır yaşadığı maceraları düşünemeyecek kadar meşguldü. Kutuyu çıkartarak bunları diğer Yolcular'a (çünkü artık herkes onları bu isimle çağırıyordu) gösterdi ve fikirlerini sordu.
"Onu ne zaman hatırlayacağını merak edip duruyordum," dedi Frodo. "Aç
"Evet," dedi Faramir, "Batıilliler'in o çöken ülkesini, yeşil topraklarla üzerlerindeki tepelere tırmanan koca kara dalgayı ve yaklaşan kaçınılmaz karanlığı. Sık sık bunu canlandırırım hay alimde."
"O halde siz Karanlık'ın geldiğini düşünüyorsunuz?" dedi £owyn. "Kaçınılmaz Karanlık'ın?" Birden
"Artık komutanları izlemek için çok geç hanımefendi, gücünüz yerinde olsaydı bile," dedi Faramir. "Fakat savaşta ölmek daha hepimize nasip olabilir, istesek de istemesek de. Hâlâ zaman varken Hekim'in dediklerini yaparsanız, ölümü kendi usulünüzce karşılamak için daha hazırlıklı olursunuz. Siz ve ben, bu bekleyiş saatlerine