Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
784 syf.
10/10 puan verdi
İlk kitapta olan o sondan sonra zaten ikinci kitap çıktığı gibi aldım. Başları oldukça yorucu ve sinir bozucuydu özellikle Shan’ın iğrenç babası ve psikolojisi bozulmuş annesinin lafları insanı oldukça sinir ediyor. Hikaye yavaş ilerliyor ve sizi karanlıktan aydınlığa doğru götürüyor. Karakterlerin yaşları ve yaşanılanlar oldukça uyumluydu. Ben bayan kavanagh ı çok sevdim özellikle saçma yerlerde aniden çıkması ve konuştukları beni güldürdü. Kitap fazlasıyla uzun akıyor ama bence sayfa 400 lere gelinince ara verilip başka bir şey okunulabilir. Tommen erkeklerini okumaya devam edeceğim. Harika duygularınız derindne etkileyecek harika bir dram romantik kitaptı!!
On Üç'ü Saklamak
On Üç'ü SaklamakChloe Walsh · Martı Yayınları · 202446 okunma
Herkesin kendine göre bir savaş alanı vardır.
Sayfa 27 - Doğan KitapKitabı okudu
Reklam
“Dünya henüz yarı yaşında bile değil. Ama buna rağmen şimdiye kadar ne kadar çok şey değişti. Koskoca bir İran imparatorluğu yok artık. Bizim teşkilatımızsa karanlıktan sıyrıldı. Bundan sonra ne olacak peki? Bilmiyoruz. Üzerimizdeki yıldızlar susuyor.”
KORİDOR YAYINCILIK - 183Kitabı okudu
Üzerine yirmi yıl düşündükten sonra korkuların karanlıktan doğmadığını anladım; korkular da yıldızlar gibi hep oradadırlar,ama gün ışığı onları gizler.
Karanlıktan sonra nur, gözyaşından sonra sevinç olacak.
Sayfa 329 - Can Yayınları 4. BaskıKitabı okudu
180 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
4 günde okudu
Murakami çok akıcı ve anlaşılır romanlar yazan bir yazar, kitapları çok akıcı, severek okuyorum. Bu hikaye de öyle idi lakin hikayede geçen olaylar ve karakterlerin yaşam öyküsü romanın sonunda yarım kalmış gibi geldi bana devamı gelse Bi kaç roman daha çıkar bence, kafamda soru işaretleri ile kaldım öylece
Karanlıktan Sonra
Karanlıktan SonraHaruki Murakami · Doğan Kitap · 20174,201 okunma
Reklam
Ben de sizin gibi gece korkularıyla boğulurum. Ben de sizin gibi neden korkuların geceleri hüküm sürdüğünü düşünürüm. Bunun üzerine yirmi yıl düşündükten sonra korkuların karanlıktan doğmadığını anladım; korkular da yıldızlar gibi hep oradadırlar ama gün ışığı onları gizler.
Platon (Eflatun) Devlet Adlı kitabın da gecen Mağara Benzetmesi
Şimdi, dedim, insan denen yaratığı eğitimle aydınlanmış ve aydınlanmamış olarak düşün. Bunu şöyle bir benzetmeyle anlatayım: Yeraltında mağaramsı bir yer, içinde insanlar. Önde boydan boya ışığa açılan bir giriş... İnsanlar çocukluklarından beri ayaklarından, boyunlarından zincire vurulmuş, bu mağarada yaşıyorlar. Ne kımıldanabiliyor ne de
Kitap Adı: Devlet Yazar: Platon Yayıncı: İş Bankası Kültür Sayfa 231 -237
Vahşi doğa ruhumdan iki kere geçti: İlk olarak tutkulu bir Meksıka-h-İspanyol kanı taşıyan bir ailede doğmamla, sonra da ateşli Macarlar-dan oluşan bir aile tarafından evlat edinilmemle. Michigan eyaletinin sınırında, ormanlıklar, meyve bahçeleri ve çiftliklerle çevrili, Büyük Göller’e yakın bir yerde büyüdüm. Orada, gökgürültüsü ve şimşek, ana besinimdi. Geceleri buğday tarlaları hışırdayıp yüksek sesle konuşurdu. Uzaklarda, kuzeyde ay ışığıyla birlikte açık alanlara gelen kurtlar oradan oraya atlayıp zıplar, adeta Tann’ya yakanrlardı. Hepimiz korkusuzca aynı derelerden su içebilirdik. Her ne kadar o sıralar bu şekilde adlandırmasam da, Vahşi Kadm’a duyduğum aşk küçük bir çocukken başladı. Bir atletten çok, estettim; tek isteğim de kendinden geçmiş bir halde gezip tozmaktı. Masa ve sandalyelerden çok, toprağı, ağaçlan ve mağaralan yeğliyordum, çünkü buralarda Tann ile baş başa kalabileceğimi hissediyordum. Hışırtı-sohbetlerini yapabilmek için, tarlalar içlerinde yürünmesini istiyor, nehir ise her zaman karanlıktan sonra ziyarete çağırıyordu. Geceleyin ormanda ateşler yakılması gerekiyordu ve öyküler, yetişkinlerin işitme menzilinin dışında anlatılmalıydı.
Sayfa 16 - Ayrıntı Yayınları
bir daha hiç çıkamadık daldığımız karanlıktan kara ruhların büyük bayramlarından sonra...
1.000 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.