446 syf.
·
Not rated
........................................ Kronmatron Merhaba, Bugün sizlere @bizbizeokuyoruz grubumuzla
Ayşe Nur
Ayşe Nur
eşliğinde @perseusyayinevi 'nden @kronmatronkitap kaleminden #kronmatron kitabını okuduk Kitaba 2000 yıllarda yaşayan,zengin bir ailenin kızı olan Melis'in arkadaşları ile olan diyalogları ile
Kronmatron X
Kronmatron XManolya Besant · Perseus Yayınları · 202247 okunma
384 syf.
·
Not rated
Bir gün Sabâ Melikesi Belkıs'tan, Âdem'le Havva'nın hikâyesini anlamanın bütün bir insanlığın da hikâyesini anlamak manasına geldiğini öğrendim. İnsanın bütün halleri Âdem'de gizliydi ve bütün macera onun hikâyesinde özetlenmişti. Bu cümleyi yıllarca içimde gezdirdim de bir türlü kalemi elime alamadım, anlatmaya
Lâ: Sonsuzluk Hecesi
Lâ: Sonsuzluk HecesiNazan Bekiroğlu · Timaş Yayınları · 202113 okunma
Reklam
64 syf.
·
Not rated
İbrahim Şinasi
İbrahim Şinasi
'nin 1860'ta yazdığı tek perdelik
Şair Evlenmesi
Şair Evlenmesi
adlı komedi, Batılı anlamda ilk Türkçe oyun olarak kabul edilir. Anlatımındaki yeniliklerin yanı sıra tema bakımından da Türk tiyatro edebiyatının öncüsü sayılır. Belirli bir metne dayanmayan, oyuncuların doğaçlama yaptıkları tuluat tiyatrosundan, bir konunun metne dayalı olarak giriş, gelişme, sonuç biçiminde aktarıldığı yeni bir tiyatroya geçiş bu eserle olmuştur. Şair Evlenmesi piyesi Türkçede noktalama işaretlerinin kullanıldığı ilk eserlerden biridir. Sade ve tabii bir konuşma diliyle yazılmıştır. Oyun kişileri dönemin toplumsal yapısını yansıtan gerçekçi karakterlerdir.Her kişiye kendi muhitinden esinlenen konuşma dili verilmiş, kimsenin ağzında yabancı söz yoktur. Hatta bekçi ve süprüntücü ağzından yazılan sözlerde yanlışlıklar, olanaksızlıklar, söyleyiş hataları da aynen resmedilmiştir. Eserin konusuna kısaca değinecek olursam ;alafranga davranışları ve kıyafetiyle mahallenin hoşuna gitmeyen Müştak Bey adında yoksul fakat ileri kafalı bir şairin sevip istediği genç, güzel Kumru Hanım yerine büyük kız kardeşi çirkin ve kart Sakine Hanım'ı almaya mecbur edilmesi, bu küçük entrikanın mahalle imanına Müştak Bey'in dostu tarafından verilen rüşvetle hükümsüz bırakılması hikayesinden oluşur. Merak edenlere şimdiden keyifli güzel okumalar dilerim. Kitapla kalın.
Şair Evlenmesi
Şair Evlenmesiİbrahim Şinasi · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 202216.3k okunma
- O gece Tuval benden tek bir şey istedi. Onu son kez evine götürmemi. Onu dinlemek hataydı! Ama o kadar kötü bir durumdaydı ki ona hayır diyemedim. Evine gittiğimizde önce uzun uzun yatağının üzerinde duran pelüş oyuncağına baktı, sonra bana dönüp uzun zaman sonra içten bir şekilde tebessüm etti. Bana yaklaştı, Yankı. 'Beni bekliyor,'
İshak SaygınKitabı okudu
330 syf.
·
Not rated
Harika bir kitap tek kelimeyle sonunu bir şokla karşılaşmam ve hiç beklemediğim sonla bitmesi. Kardeşimin Hikayesi romanında olaylar İstanbul’un Çatalca ilçesine bağlı eski adı Podima olan Yalıköy’de geçiyor. Köyde meydana gelen cinayet üzerine bir gazeteci araştırmak için köye gelir ve önce Ahmet Arslan’ın kapısını çalar. Ahmet Arslan, Arzu Kahraman’ın öldürüldüğü gece davetlilerden sadece biridir. Ahmet Bey ile sohbetler Ahmet Bey’in geçmişine gitmeye başlar. Ahmet Bey, bir kazada ailesini küçük yaşta kaybetmiştir. Kazadan sonra ağabeyinin yanında dedelerinde kalırlar. Ahmet elektrik, kardeşi Mehmet ise inşaat mühendisidir. Ahmet de kazada doku hissini kaybetti. Şimdi köpeği Kerberos ile yaşıyor. Gazeteci ile Ahmet Bey arasındaki sohbetler artık cinayetten çok Ahmet Bey’in kardeşinin hikayelerine dönüşmeye başlar. Gazeteci ile Ahmet Bey arasındaki sohbet ilerledikçe köpek bir akşam huysuzlaşır. Rahatsızlığın nedeni sabah anlaşılır ve ölen Arzu’nun kolyesi köpek yatağında bulunur. Cinayet zanlısı olarak çocuk bakıcısı Svetlana tutuklanır ancak kolyeyi bulduktan sonra Ahmet Bey katilin kim olduğunu anlar. Ama birden Ahmet Bey de ölü bulunur ve gazeteci kıza bıraktığı veda mektubunda katilin kim olduğunu açıklar. Ancak Ahmet Bey’in ölümü, gerçek katilin ötesinde çok daha büyük bir sırrı ortaya çıkaracaktır.
Kardeşimin Hikayesi
Kardeşimin HikayesiZülfü Livaneli · Doğan Kitap · 2019106.3k okunma
Mem u Zin
Cizre beyi, Mir Zeynuddin'in Zin ve Siti adlarında iki tane bacısı vardı. Zin, beyaz tenli, beyin can ciğeriydi. Bey onu çok severdi. Siti ise esmer, selvi boylu biriydi. Tacdin, beyin divan vezirinin oğluydu. Hikâyenin ana kahramanı Mem ise Tacdin'in manevi kardeşi ve dostu. Botan bölgesinde baharın müjdecisi olan Mart ayında (21 Mart Newroz), eğlence ve bayram günlerinde çoluk çocuk bütün Cizre halkı kırlara çıkar süslenirdi. İşte böyle bir günde Mem ile Tacdin de herkes gibi bu şenliğe katıldı. Zin de ordadır ve Mem onu gördüğü ilk anda bayıldı. Kendine geldiği zaman da ilk görüşte aşık olduğunu arkadaşına anlattı. Bunun üzerine de Cizre'nin önde gelenleri aracı oldu ve Zin'i, babasından istediler. Aslen Botanlı olmayıp İran'ın bir köyünden (Merguverli) olan Beko, beyin hizmetkârıdır. Beko beyin, Zin'e vermesin diye, “Efendim Tacdin kendi tarafından Zin'i Mem'e verdi” yalanını uydurdu. Çünkü Beko, Mem ve Zin'in kavuşmasını istemedi. Bunun üzerine kızan bey, “And içerim ki, Zin'i eş olarak Mem'e vermeyeceğim!” dedi. Mem'i de zindana attı. Zin ise Mem gibi, ilk gördüğü andan beri o kadar aşık oldu ki günden güne üzülüp eridi. Zindanda olan Mem ise kederden dolayı orda öldü. Cenazesinin kaldırıldığı esnada Tacdin Beko'yu gördü ve bıçak saplayarak öldürdü. Zin, Mem'in mezarının başından hiç ayrılmadı ve orada da can verdi. Bey ise Mem'in mezarını açtı ve Zin'i de oraya gömdü. Kavuşmalarına engel olan Beko da hemen yanı başlarına gömüldü.”
Reklam
1,000 öğeden 471 ile 480 arasındakiler gösteriliyor.