"Ben Cassius Blackwood, Club 444'ün başkanı ve CEO'suyum," dedim. "Kardeşlerim ve ben kendimizi tanıtmak ve size hoş geldiniz demek istedik. Kulüp yarın akşam açılıyor ve sizleri aramızda görmekten büyük heyecan duyuyoruz. Bu kulüp bizim bir tutku projemiz, yıllardır hayalini kurduğumuz bir şey. Üyelerimiz yarın akşamki açılışa katılacakları için çok heyecanlılar ve umarım siz de öyle olursunuz. Club 444 çok özel bir yer, sadece milyarderlere özel bir kulüp, müşterilerimizin rahatlayabileceği ve hayatın sunduğu en iyi şeylerin tadını çıkarabileceği bir sığınak." Bakireler pür dikkat dinliyor, daha fazlasını duymak için sabırsızlanıyorlardı. "Beşiniz de özelsiniz," diye devam ettim. "Ekibimize katılan diğer kızlardan farklısınız."
"İyi günler hanımlar. Ben Rhodes Blackwood, bunlar da kardeşlerim Sterling ve Cassius." Her birimize işaret etti, sonra üçümüz oturduk. "Kulübümüze hoş geldiniz. Bize katıldığınız için son derece memnunuz." Keten saçlı güzel hariç, kızlardan heyecan ve onay mırıltıları geliyordu. O hâlâ kaşlarını çatıyordu. "Bundan sonrasını ben hallederim," dedim homurdanarak. Kafamı toplamamın vakti gelmişti; bu bakirelerin kimin yetkili olduğunu bilmeleri gerekiyordu.
Reklam
"Tartışmayı bırakalım," diye talimat verdi Rhodes. "Buluşmamız gereken bakireler var." Üçümüz asansöre binip alt kata indik. Dışarıdan bakıldığında gayet sakindim. En büyük kardeş olarak kontrolü sağlamak her zaman benim görevim olmuştu. Küçük kardeşlerim bana saygı duyardı; liderlik etmek benim işimdi. Bu yüzden kulübe soğukkanlı bir otoriteyle girdim.
Gittikçe yalnızlaşıyorsunuz insan kardeşlerim -Ki bu en büyük kötülüktür size- Yıkanmıyor bir kez olsun yüreğiniz yağmurlarla Denizler boşuna devinip duruyor bir çarşaf gibi Gerip ufkunuza mavisini, çiçekler her bahar Uyanışın türküsünü söylüyor da görmüyorsunuz Sizin adınıza dünyanın pek çok yerinde
Sayfa 74
Günaydın ''insan kardeşlerim'' :))
Gittikçe yalnızlaşıyorsunuz insan kardeşlerim Ne bir ortak sevinciniz kaldı sizi çoğaltacak Ne bir içten dostunuz var acınızı alacak Unuttunuz nicedir paylaşmanın mutluluğunu; Toprağı rüzgarı denizi göğü O her zaman bir insanla anlamlı Tükenmez bir hazine gibi kendini sunan doğayı Unuttunuz, gömülüp günlük çıkarların Ve ucuz korkuların kör kuyularına Daraldıkça daraldı dünyaya açılan pencereniz.
Sayfa 73
Yuvarlaktan bir annem vardı benim... Kareden bir babam... Vahşetten ağabeylerim... Keşkelerden kız kardeşlerim... Derin bir kuyuda yaşardık Arzın merkezindeki ateşle kaynardık. O yüzden sıcacığım. Bana dokunanı o ateşle yakacağım.
Sayfa 131Kitabı okudu
Reklam
1.000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.