Öteki anneler, çocukları iyi karne getirmeyince, onlardan hesap soruyor, onları azarlıyorlarmış. Bense, gerçek kültürün, okullarla ve üniversitelerle hiçbir ilgisi olmadığını anladığımı söylüyormuşum, bir insanın bir yığın diplomayla karacahil kalabileceğini savunuyormuşum.
Sayfa 37 - Yapı Kredi YayınlarıKitabı okuyor
Mutlu Bayramlar:)
"Nefes almak bayramdır meselâ; Günün birinde soluksuz kalınca anlar insan... Görmenin nasıl bir bayram olduğunu karanlık öğretir; Sevmeninkini yalnızlık... Sızlamayan her organ, hele de burun direği bayramdır. Bayramdır, elden ayaktan düşmemek, zihinden önce bedeni kaybetmemek; kurda kuşa yem olmayıp 'Çok şükür bugünü de
Reklam
Nefes almak bayramdır mesela;günün birinde soluksuz kalınca anlar insan. Görmenin nasıl bir bayram olduğunu karanlık öğretir sevmeninkini yalnızlık... Bayramdır, elden ayaktan düşmemek, zihinden önce bedeni kaybetmemek, kurda kuşa yem olmayıp "Çok şükür bugünü de gördük" diyebilmek.... Sevdiklerinle geçen hergün bayramdır. Küsken barışmak, ayrıyken kavuşmak,suskunken konuşmak bayramdır.... Evde yalnızlığı noktalayan insan nefesi, akşam kapıda karşılayan yavuklu busesi, sevdalı bir elin tende gezmesi, nice adağın ardından çınlayan çocuk sesi bayramdır. Sonrasında gelen ilk diş bayramdır,ilk söz bayram, ilk adım, ilk yazı, ilk karne bayram.... Güne gülümseyerek başlamak bayramdır" İyi ki yanımdasın" bayram." Her şeyi sana borçluyum" bayram, "Hiç pişman değilim" bayram.... Evlatların mürüvvetini görebilmek, eve dolu bir torba ile gidebilmek, konu komşuyla yarenlik edebilmek, akşamları eskimeyen bir keyifle çay demleyebilmek bayramdır.... Zamanı donduran eski fotoğraflara nedametsiz bakabilmek, altı çizilmiş eski kitapları aynı inançla okuyabilmek, yol arkadaşlarının yüzüne utanmadan bakabilmek bayramdır... Alnıaçık yaşlanmak bayramdır; ulu bir çınar gibi ayakta ölebilmek bayram.... Bunların kadrini bilerek geçirdiğimiz nice bayramlar dilerim...
1947 yazında yaşanan iki olay, İngilizleri Filistin'den çekilmeye nihayet ikna etti. Bu olaylardan ilki, üç İrgun üyesinin intikamını almak için iki İngiliz askerinin öldürülmesiydi. İki adamın ağaca asılı haldeki fotoğrafı, İngiliz gazetelerinin manşetlerinde yer aldı. Diğer olay ise Avrupa'dan yola çıkmış 4500 mülteciyi taşıyan Exodus isimli gemiyle ilgiliydi. Yolcularını Filistin'de indirmesi İngiliz yetkililer tarafından engellenen gemi, gerisin- geri Avrupa'ya gönderildi. Büyük yankı uyandıran bu olay, Yahudi mültecilerin dünya çapında sempati toplamasına, İngiliz yetkililerinse ağır dille eleştirilmesine yol açtı ve neticede Siyonistler açısından büyük bir halkla ilişkiler başarısına dönüştü. Dahası İngilizler, İkinci Dünya Savaşı'ndan sonra kendi ülkelerinde yaşanan yiyecek kıtlığı ve karne uygulamaları nedeniyle bitkin düşmüştü ve Filistin'de yüz bin asker ve polis bulundurmak mali açıdan zorlayıcı olmaya başlamıştı. Filistin'i otuz yıl boyunca yönettikten sonra, sorumluluğu Birleşmiş Milletler'e devretme kararı aldılar.
Sayfa 78 - Say YayınlarıKitabı okudu
Dün tam anlamıyla mezun oldum. Karneleri aldık ve ben artık zorunlu okul hayatıma veda ettim. Her şeyi son kez yapmanın bana verdiği acıyla okul merdivenlerinden tekrar yukarı çıkıp katların arasına dolaşıp sınıfa girmek... O kadar üzücüydü ki kendimi tutmamaktan korktum. Son kez merdivenlerden çıkmak, son kez sınıfın kapısından geçmek, o kapıyı örtmek, sıraya oturmak, son kez öğretmenleri dinlemek çok üzücüydü. Son kez okulda İstiklal Marşı okumak, son karne töreni, son kez kürsüye çıkmak. Sonların, sonu yok. Artık veda vakti geldiğinde öğretmenlerimle sarılıp biraz duygusallaştık ve ben ingilizce öğretmenime sarılırken artık kendimi tutamayıp ağladım. Ve ben ağlayınca, o da ağladı. Yaklaşık 3 dakika sarılarak ağladık, ama bir ömür gibi geldi. En zoru ise arkadaşlarımdan ayrılmak oldu. Sarılıp bırakmak gelmedi içimden. Sürekli görüşürüz desekte herkesin yeni bir hayatı olacağı için biraz zorlaşacak bu durum. Ve son ayrılık, arkamı dönüp baktığımda gördüğüm 4 yıl. O bankta oturuşum, kürsüde bağırarak şarkı söyleyişim, her geç kaldığımda aynı yerde bekleyen nöbetçi öğretmen, kahkahalarım, ağlamalarım ve hatta çığlıklarım. Hepsi gözümden geçti. O an yapabileceğim tek şey bu dört yıl için teşekkür etmekti. Ben ise bu gücü bile kendimde bulamayıp karneme bakarak, ağlayarak okuldan çıktım. Yüksek ihtimal karnemin kötü geldiğini düşünmüştür çevredekiler. Olsun :") sorun değil. Umarım bu yeni hayat beni hep güldürür 💖
Zayıfsız karne mi olur yaa?.. 😆 Bu öğrencilere başarı zehri veriyorlar, yazık gariplere..😆
Reklam
1,000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.