"Oda karanlık ve dardı. Fakat sonsuz bir mutluluk huzurlu ve memnun bir şekilde kanatlarını açmıştı. Aşkın sıcak güneşi derin karanlığı aydınlatıyordu..."
"Hans Lise'nin kulağına; genç bir insanın aşk arzusunu en ateşli renklerle, en vahşi özlemle ifade ediyordu. Sözlerindeki genç bir hayatın mutluluk ve zevke duyduğu vahşi bir özlem vardı. Gittikçe daha ısrarlı, daha arzuluydu sözleri; aç alevler gibi yükseliyordu, erkek kadına sahip olma arzusuyla yanıp tutuşuyordu. Bir dilenci gibi aşk dilendi kadından. Kadının tüm bedeni titredi erkeğin sözlerinden. Kulağı erkeğin söylediği mutlu sözlerin, vahşi şarkıların uğultusuyla doldu. Gerçi erkeğin ne dediğini tam anlamıyordu, fakat arzusu ruhundan taşıp onunkiyle birleşmek istiyordu."
Reklam
"Bu öpücükle kadın bütün geçmişini unuttu, sanki bu hayatındaki ilk aşk öpücüğüydü."
"... onun aşkları platonik olmaktan öteye gitmemiş, uzaktan hayranlıkla sınırlı kalmış, şiirlerde, düşlerde kaybolup gitmişti."
"Yüzüne erkekçe, zafer kazanmış birinin ifadesini kondurmaya çalışıyor ancak tereddüt etmesi ve kararsızlığı bunu boşa çıkarıyordu. Ve kadının hoşuna gidense tam da buydu, çünkü erkeklerin çekingen ve ürkekliği hiç alışık olmadığı bir şeydi. Bu genç adamın yüzündeki kaybolmamış çocuksu ifade, bilmediği, yeni, doğal ve eşsiz bir heyecan sunuyordu ona."
"O anda tüm o anılar ve resimler gözünün önünde yeniden birer birer canlandı, neşesi altın rengindeki bir ışık gibi sardı tüm anılarını; ilk aşkını düşündü yine, fakat kırık bir kalple, hatırlamak istemediği bir şey olarak değil, aksine bir kez daha yaşamayı arzu ettiği bir yazgı gibi, karşılığında para almadığı, bedenini satmadığı bir aşka dokunur gibi..."
Reklam
Geri199
1,000 öğeden 991 ile 1,000 arasındakiler gösteriliyor.