Büyük hayalleri gerçekleştirmek için zeki makinelerin yardımına ihtiyacımız var. İnsanlığımızı gösteren şey yalnızca çekiç sallamak veya satranç oynamak değil, hayal kurmaktır kasparov
Sayfa 10Kitabı okudu
Bilgisayarın mavimsi tonu ona satranç şampiyonu Gary Kasparov'u yenerek tüm dünyayı şaşırtan1990'ların "Deep Blue" isimli süper bilgisayarını hatırlattı. Zaten bundan sonra bilgisayar dünyasındaki gelişmeleri anlamak imkansız hale gelmişti.
Garry Kasparov 1997'de o oyunu, canlı ve kusurlu bir insan olarak oynadı ve kaybetti. Feng-Hsiung Hsu haklıydı: Kasparov bir makineye değil, onun kadar insan ve onun kadar tutkulu olan insanların inşa ettiği bir alete yenildi. Sonra sır fonu yenmek için inşa ettikleri bilgisayarı parçalara ayırmışlar ve rafa kaldırmışlardı. Ama nükleer silahlar ya da internet gibi büyük teknolojik gelişmeler kolayca parçalara ayrılıp bir kenara itilemezler. Siyasetin tehlikeli ve tahmin edilemez sahnesine teslim edilirler. Bu yüzden Kasparov'un satrançtan emekli olduktan sonra kendini memleketi Rusya'da siyasi reforma adadığını, Putin'in otoriter hükümetinin korkusuz bir eleştirmeni olduğunu bilmek güzel.
Sayfa 574 - Yakamoz YayınlarıKitabı okudu
Sartanç şampiyonu Garry Kasparov dikdatörlere biat eden kitlelerde gerçeklik algısının bozulduğunu,bunun da kısa sürede kolektif bir psikoza döndüğünü ifade etmiştir.
Donald Michie
"Makineler düşünebilir mi? Kısa yanıtı şudur: 'Evet; bir insan tarafından yapıldığında düşünme dediğimiz şeyi yapabilen makineler vardır."
1961'de bilgisayarlar bir oda büyüklüğündeydi. Mini bilgisayarlar 1965'e kadar gelmeyecekti ve bugün bildiğimiz şekliyle mikroçiplerin gelmesine daha yıllar vardı. Bilgisayar
1997'de IBM'in Deep Blue'su Garry Kasparov'u satrançta mağlup etti; o zamanlar bunun insan zekasının altın standartdı olduğu düşünülüyordu. Bu yenilgi büyük bir darbeydi.
Sayfa 267 - SayKitabı okudu
Kasparov soruyor;
Satranç bir savaş oyunuysa, kendinizi bir donanım parçasına karşı savaşa girmeye nasıl motive edersiniz?
Sayfa 100Kitabı okudu
“Bu makinelerin etkileyici biçimde gelişmesine rağmen, insanlar nasıl cep saatlerinin ya da buharlı lokomotiflerin zeki olup olmadığını merak etmiyorsa, onlarınkini de etmediler. Yazarkasa gibi mekanik bir cihazın nasıl çalıştığına ilişkin hiçbir fikriniz olmasa bile çarklarının döndüğünü duyabiliyordunuz. İçini açıp dişlilerin dönüşünü görebilirdiniz. Bir makinenin, mantık veya matematiksel gibi “zihinsel” becerileri insandan daha hızlı olsa da, insan zihninin nasıl çalıştığına kıyasla bu makinelerin bunu nasıl yaptığına ilişkin pek tartışma yoktu.
Sayfa 39Kitabı okudu
“Uçaklar kanatlarını çırpmıyor, helikopterlerinse kanada hiç ihtiyacı yok. Tekerlek doğada yok ama bize çok iyi hizmet etti. O halde bilgisayar beyinleri sonuca ulaşmak için neden insan beyni gibi çalışsın? İnsan ve makine düşüncesinin kesişme noktasında sıklıkla olduğu gibi, satranç bu soruyu araştırmak içim ideal bir laboratuvar.”
Sayfa 39Kitabı okudu
Bir odadaki en zeki insansınız, yanlış odadasınız diye bir deyiş vardır.
Sayfa 297 - Pegasus
Sınıflarımızın hâlâ yüz sene önce oldukları gibi görünmeleri ilginç değil, gülünçtür. Ceplerindeki cihazlarla insanın tüm bilgisine ulaşabilen ve bunu öğretmenlerinden de ebeveynlerinden de çok daha hızlı bir şekilde yapabilen çocukların yegâne bilgi edinme kaynağı olarak bir öğretmen veya bir kitap yığını nasıl yeterli olabilir?
Sayfa 276 - Pegasus
Artık sık sık kitapçılarda dolaşmıyor olabiliriz ama hâlâ zihnimizin ilham arayışıyla dolaşmasına izin vermemiz gerek.
Sayfa 275 - Pegasus
Belli bir alanda bilgi sahibi olmak, bilgeliği bırakın kavrayışa bile dönüşmeyebilir.
Sayfa 266 - Pegasus
Özgür irademizi kaybetmedik ne yapacağımızı bilmediğimiz bir zaman kazandık.
Sayfa 265 - Pegasus
Görünüşe göre insanlığın hâlâ bir insan dünya şampiyonluğuna ihtiyacı vardı.
Sayfa 259 - Pegasus