Aşırı spoiler içerir.
Serinin belki de en can alıcı kitaplarından biriydi. İçerdiği olaylar bakımından en dokunaklısı, Eve-Roarke'ın ilişkisi açısından zorlu ve sonuçlar bakımından da en yürek burkan. Her zamankinden daha aksiyonlu ve akıcı.
Bir cinayetle başlıyor aksiyon. Sevgilisini matkapla öldüren bir kadın. Kıskançlık, bu ölümden doğan kazanç gibi konuların üzerine giderken olayların seyri değişiyor. Cassandra adlı bir terörist grup şehre saldırıyor. Birçok masum insan ölüyor. Bu arada, Peabody'nin kardeşi Zeke bir iş için şehre gelir ve çalışacağı kişi ise öldürülen adamın kardeşinin evidir. Ve Zeke diğer kardeşin de ölümüne sebep olur ki bence Eve'in olayları bağlamasını sağlayan nokta da bu. Sonrasında gelsin aksiyon.
Özellikle ilk bombalama sahnesinin betimlemesi, okuyucuya aktarılması çok gerçekçi. Eve ile bomba imhadan Anne arasındaki diyalog çok tanıdık. Her kitapta vurun abalıya (bu abalı Eve) sahnesi neredeyse olmazsa olmaz. Eve'in yaşadıkları iç sesi ve Roarke ile sonrasında ki konuşmaları çok içten ve duygusal sahneler. Çıta bir sonra ki bombalama olayında bir tık daha yükseliyor ki burada ki kayıp herkesi derinden sarsıyor. Özgürlük Anıtı sahnesi ise yürekleri ağıza getiriyor.
Kitapta ki tüm bu olaylar birbirinden ne kadar ayrı görünse de nihayetinde bağlandığı nokta bana göre; tanrı kompleksine sahip, beyni yıkanmış insanların kendini tatmin etmesinden başka birşey değil. Yok misyonmuş, yok düzeni kurmakmış bunların hepsi bahane. Vicdansız, zorba, narsist kişilerin sığındıkları bahane.
Ölümüne Sadakat 
Nora Roberts (J.D. Robb)
Kassandra'nın Sesi
Bitmiş kitap beni ilgilendirmez der. Ancak yazılmakta olan sıradaki kitap beni ilgilendirir. Döblin için yazmak şimdinin eleğinden geçerek geleceğe süzülen bir eylemdir.
Sayfa 15Kitabı okuyor
Kassandranın sesi duvarları deldi ama Truva Savaşı yine de başladı
Duvarlara yerleştirilmiş uzun aynalarda kendi yansımasını gördüğünde, Jace şaşkınlıkla geriledi. Günlerdir kendisine bakmamıştı ve kötü bir gece geçirmişti. Gözlerinin etrafı kararmıştı. Gömleğinde kurumuş kan lekesi ve Doğu Nehri'nin çamuru vardı. Yüzü solgun ve bitkin görünüyordu.
"Kendini mi seyrediyorsun?" Sorgucu'nun sesi onu düşüncelerinden uzaklaştırdı. "Merkez seninle işini bitirdiğinde pek yakışıklı görünmeyeceksin."
"Görünüşüme kafayı takmış gibisin." Jace biraz rahatlayarak aynadan uzaklaştı. "Bunun nedeni, beni çekici bulman olabilir mi?"
Sayfa 353 - Jace WaylandKitabı okudu
"Belki de," dedi Will. "Planımın başarısını Henry'nin saçma sapan icatlarından birine bağlamasaydın şimdi bu konuşmayı yapıyor olmazdık. Ne kadar evirip çevirirsen çevir, dün gece her şeyin yanlış gitmesinin nedeni, fosforun çalışmamasıydı. Henry'nin icat ettiği hiçbir şey düzgün çalışmıyor. Eğer kocanın işe yaramaz bir budala olduğunu kabullenirsen hepimiz rahat edeceğiz."
"Will." Jem'in sesi öfkeden buz gibiydi.
Sayfa 351Kitabı okudu
