64 syf.
·
Not rated
Tocqueville o dönemde ortaya attığı sivil toplum destekli katılımcı demokrasi modeli, çağdaş demokrasi anlayışının kurucu öğelerinden biridir. Yazarın bu katkıları, çağdaş demokrasilerin yaşadığı sorunlarla yeniden güncellik kazanmıştır. Tocqueville’in düşüncesinin ana unsurlarını özetleyen bu kitap, bugün belki çok kullanılmaktan içi boşalmış bazı kavramların kökenini hatırlatarak günceli anlamlandırmamıza ve güncel sorunlarla ilgili tartışmalara katkıda bulunmuştur.
Demokratik Zorbalık
Demokratik Zorbalık · Can Yayınları · 20201,175 okunma
Cumhuriyet Bayramımız Kutlu Olsun
Nasıl ki her bitki her iklimde yetişemezse, demokrasinin oluşabilmesi ve yaşayabilmesinin de belirli koşulları vardır. Sanayileşme, kentleşme, yoksulluktan kurtulma, belirli bir eğitim düzeyine ulaşma. Çoğulcu, tek bir gücün egemen olmasına izin vermeyecek ölçüde güçlerin paylaşıldığı, gücün gücü dengelediği, örgütlü bir toplum. Yaygın ve etkili
Reklam
Demokrasi dediğin illet;
Senin cahilliğin her zamanki gibi yine benim yaşamımı etkiledi. Demokrasi dediğin bazen çoğulcu, ilerici, katılımcı bir yöntem değil aksine müptezel, adi, bayağı bir metottur. Özellikle de Ortadoğu'da yaşıyorsan ve geleceğini tek tayin etme hakkın olan sandığa dünyanın en cahil dört ülkesinden biri seçilen Türkiye'de yığınları oluşturan insanlarla gidiyorsan.
299 syf.
9/10 puan verdi
·
Liked
·
Read in 20 days
Özgür ve Demokratik Bir Toplumda Akıl-Bilim İlişkisi Nedir?
P. Feyerabend 1924 yılında Viyana’da doğdu. Eğitimini Avusturya’da tamamladı. Bilim Felsefesi üzerine yoğunlaştı. Avusturya dışında, ABD, İngiltere, İsviçre gibi ülkelerde önde gelen okullarda ders verdi. 1994 yılında öldü. 1978 yılında yayımlanan kitap üç ana bölümden oluşuyor. Birinci bölümde zaman zaman sıkıcı ve karmaşık bir dille “akıl ve
Özgür Bir Toplumda Bilim
Özgür Bir Toplumda BilimPaul Feyerabend · Ayrıntı Yayınları · 199168 okunma
Demokrasinin Cinsiyeti
Katılımcı demokrasi olarak tanımla nan düşünce okulu,demokrasi devlet te önemliyse,başka yerlerde de aynı ölçüde önemlidir savını savunurken, kamusal alan ile özel alan arasındaki karşı çıkar.İşyeri demokrasisinin öne minin vurgulanmasıdır.İnsanlar yaşamlarını ilgilendiren kararlara katılmak ister.Fabrikayı ya da büroyu özel,politik olmayan meseleler olarak konu dışı diye bir kenarda bırakmak yerine,demokrasiyi iş temelindeki katılım olarak düşünmeliyiz.
Sayfa 30 - MetisKitabı okudu
Siyasete katılımcı olmak, kolektif ve planlı bir eylemin parçası olmak için eşitlik (eşit haklar, eşit muamele) iddiasında bulunmak yetmez, aynı zamanda, eşitlik terimleri dahilinde başkalarıyla eşit düzlemde bir aktör olarak eylemde ve talepte bulunmak gerekir. Bu yolla, sokakta toplanan topluluklar, karşı çıktıklarından farklı bir eşitlik, özgürlük ve adalet fikrini eyleme dökmeye başlar. Böylece "ben", aynı zamanda, olanaksız bir birlik halinde karışıp kaynaşmayan bir "biz" olur. Siyasal aktör olma bir işlevdir, diğer insanlarla eşit şartlarda eylemde bulunmanın bir vasfıdır, bu önemli Arendtçi formülasyon, çağdaş demokrasi mücadelele açısından güncelliğini koruyor.
Sayfa 51 - Koç Üniversitesi Yayınları
Reklam
117 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.