Laedri
@katre____
Taşın çiçeklenmeye tenezzül etmesinin zamanıdır artık.
6 okur puanı
Aralık 2023 tarihinde katıldı
Kişi, nefsini arkadaşlarından daha aşağı görmedikçe arkadaşlığın gereği olan kolaylık ve teklifsizlik tamamlanamaz. Kişi arkadaşları hakkında iyi zan beslemedikçe ve kendi nefsi hakkında suizan etmedikçe arkadaşlığın gereği olarak istenilen kolaylık olmaz. Ne zaman kişi onları nefsinden hayırlı görürse, o vakit onların hepsinden daha hayırlı olmuş olur.
Sayfa 44 - Nesil Yayınları
Efendimiz (sav) şöyle buyurmuşlardır :
"Ölünün kabrindeki misali, boğulmakta olan bir kimsenin misaline benzer. O her şeye sarılır. Oğlundan veya babasından veya kardeşinden veyahut herhangi bir yakınından gelecek bir duayı bekler. Muhakkak ki, ölülerin kabirlerine dirilerin dualarından dağlar gibi nur huzmeleri gider."
Sayfa 41 - Nesil Yayınları
"Kişinin arkadaşı için yapmış olduğu dua, Allah tarafından kabul edilir. Oysa aynı duayı kendi nefsi için yapmış olsaydı belki kabul edilmezdi.". ~Efendimiz(sav)~
Sayfa 40 - Nesil Yayınları
Okur Takip Önerileri
Efendimiz - sallallahu aleyhi ve sellem- şöyle buyurmuşlardır:
"Anne babasını razı ederek sabahlayan kimse için cennette iki kapı açılır. Aynı şekilde onları razı ederek akşamlayan kimse için de böylesi vardır. Eğer birini razı ederse, bir kapı açılır;kendisine zulmetseler de, zulmetseler de, zulmetseler de (onları razı etmeye çalışmalıdır). Kim de anne babasını kızdırdığı hâlde sabahlarsa ona da cehennemde iki kapı açılır. Onları kızdırarak akşamladığı zaman da yine kendisi için cehennemde iki kapı açılır. Eğer birini kızdırırsa bir kapı açılır;kendisine zulmetseler de, zulmetseler de, zulmetseler de (durum değişmez)... "
Sayfa 18 - Nesil Yayınları
Köye gidip dana besleyebilirsiniz. Fakat danaları öyle bir besleyin ki gökteki ve yerdeki herkes durup "Böyle bir adam niye dana besliyor ki?" desin.
Peygamberimiz (sav) şöyle buyurmuşlardır:
Eğer bir Mü'min, bir meclise girerse, o mecliste yüz tane münafık ve bir tek Mü'min bulunursa, öbür Mü'minin yanına oturuncaya kadar ilerler. Eğer bir münafık, içinde yüz tane Mü'min ve tek bir münafık bulunan bir meclise gelirse, o da münafığın yanına oturuncaya kadar meclisi tarar.
İşte bu da gösteriyor ki, bir şeyin benzeri - farkında olmasa da - tabiî olarak ona meyletmekledir.
Sayfa 15 - Nesil Yayınları
Asırlar var ki artık öyle insanlar yok.
Bir zamanlar, gece kelebeklerinin o pervanelerin ışığa üşüşmesi gibi İslâm'a ve İslâm'ın adaletine koşan insanlar vardı.
Timaş yayınları
Daima Yüce olan yalnız Allah! Netice aynı değil! Bizim ölülerimiz cennette, sizinkiler ateşte! ~ Hz. Ömer(r.a.) ~
Sayfa 178 - Erkam yayınları
Ne ki nefsine ağır geliyor, onu yap. Kaldırdığın ağırlık miktarınca sana ferah erecektir. Kederle dolusun. Merak ve endîşe içindesin. Demek ki hakîkati göremiyorsun. Karamsarlığın kaynağı ışıktan uzak durmaktır. Gayret atına bin, himmet dile ve ümîd et.
Sayfa 18 - Dergâh yayınları
Ölüme ağlama. Kalbe bak. Hata ve isyan ile pişman, ibadet ve taat ile neşveli değilsen zaten ölüsün.
Sayfa 17 - Dergâh yayınları
Dua, Dua ve Dua!
Hz. Peygamber (ﷺ), "Bir kul isti'cal etmedikçe duası daima kabul olur."buyuruyor ve isti'cali şöyle açıklıyor:" İnsan çok dua ettim de duamın kabul edildiğini görmedim, der. Dileğinin gecikmesinden dolayı usanır da duayı terk eder. İşte isti'cal budur."
Dualarımızın kabul olmasının şartı, dualarımızın kabul olacağına inanmamızdır. Aceleci olmamamızdır.
Sayfa 112 - Cezve yayınları
"Mescid-i Aksa'ya gidin ve orada namaz kılın. Eğer oraya gidemez, içinde namaz kılamazsanız, kandillerinde yakılmak üzere oraya zeytinyağı gönderin." buyuruyor Efendimiz(ﷺ).
Yağ gönderip kandillerini yakmak ile duamızdan eksik etmeyerek Kudüs'ü gündemimizde tutmak, aynı şeydir kanaatimce.
" Benim duamla mı?" diyerek duanın gücünü ve kardeşlerimiz için günahsız olan dilimizin kudretini küçük görmeyelim. "Ziyaret edip, namaz kılmanın yerini tutar mı kandillerine yağ göndermek?" dediğini hiç sanmıyorum sahabe efendimizin.
Sayfa 109 - Cezve yayınları