Küçük maymunlar da bazen, aile ağacında bizim ait olduğumuz dalın özelliklerinden biri olan gelişmiş empatiye işaret eden bir takım kavrayış belirtileri gösterirler. Nadiren ortaya çıktıkları için istisna olarak değerlendirilen bu tür davranışlar, kavrayışın sınırlarını göstermesi bakımından önem taşır. Örneğin, evcil kapuçin maymunu olan bir arkadaşım elindeki üzüm taneleriyle onu beslemeyen bir konuğunun nasıl ısırıldığını anlatmıştı. Kanamalı olmayan, hafif bir ısırık olmasına karşın kadın yaralanmış ve elindeki üzümleri düşürmüş. Bunun üzerine, maymun oldukça nazik bir şekilde her iki kolunu da açarak hemen kadının boynuna sarılmış. Tıpkı bir insanın teselli etmesi gibi, yere düşen üzüm tanelerine aldırmadan kadının yaşadığı sıkıntıya tepki vermiş.
Felsefede küstahlık ve saçmalığın derin kavrayış ve anlayışın ayağını kaydırıp yerine geçtiği zamana yazıklar olsun, çünkü meyveler yetiştikleri toprağın tadını alırlar.
Psikolojik astrolojide planetler üç gruba bölünebilirler. Birinci grup temel kişisel faktörlerden oluşur: Güneş, Ay, Merkür, Venüs ve Mars. Bu pla- netler hangi güçleri bilinçlice yönlendirebileceğimizi veya bir ölçüde de- ğiştirebileceğimizi gösterirler. Bu planetler en bariz kişilik özelliklerini ve kişideki en güçlü dürtüleri tanımlarlar.
Pratik yapmak, herhangi bir bilgi edinmede ya da beceri geliştirmede önemlidir. Anders Ericsson, uzman performansının doğasını anlamamıza yardımcı oldu ve çoğu dünya standartlarında bir uzmanın -piyanist olsun, satranç oyuncusu, romancı veya sporcu olsun- yirmi yıl boyunca yaklaşık on bin saat çalıştığını buldu. Ayrıca başarılarının zekâ testleriyle değil, üstlendikleri ‘’kasıtlı pratik’’ miktarıyla ilgili olduğunu keşfetti. Önemli olan şu ki, insanlar çok çalıştıklarından başarılı olsalar da, ancak doğru yoldan giden kimseler gerçek birer uzman olabiliyor. Bir dizi farklı araştırmacı etkili pratiği aynı şekilde tanımlamaktadır. İnsan kendi kavrayış sınırlarını zorlayan, hata yapan, düzelten ve yine daha fazla hata yapan kişidir.
Ufuklara hâkim ve sabırsız
Yoklukta da varlıkta da huzursuz
Bir anlığım, ebedi kıl sen beni
Topraktanım semavâta erdiriver sen beni
Söz ve amelde bana kavrayış ver
Yollar ortada belli, gidiş yönünü göster
Kur'an insan zihninin faaliyetlerini anlamlı kılar; yoksa insan zihni Kur'an'ı anlamlandıramaz. Çünkü zihni bir mekanizmanın harekete geçirilmesi anlamında kavrayış, tek başına yeterli değildir. Kavrayış amelle (eylemle) birlikte bir bütün teşkil eder. Bu bütünün daha anlamlı olması ancak niyetin saflığı, arılığı, kalbin halisliğiyle mümkündür.