Gölgeleri birbirine dokunuyor, tek gölgenin bir araya getirilmiş parçaları gibi birbirlerine karışıyorlardı. Her çift ayrı bir yönde uzaklaşıyor ve ay ışığında, insanların yaşadığı tarlalarda gezinmek üzere yamaçlardan inen kavruk çamları andırıyordu.
Seni bekliyordum.
Uzun geceler, uzun günler boyunca,
neşeli baharlar,
doygun yazlar,
yorgun sonbaharlar,
kavruk kışlar boyunca,
uzun, çok uzun yıllar boyunca.
Hoş geldin."
Allah'ım şu yeryüzü yarılsa da soksam başımı toprak yarıklarına! Rabbim kimsesizim, çaresizim bir çıkış yolu ver şu kuluna! Denizden kavruk topraklara atılan bu Yunus kuluna bir ümit kapısı arala!