Üstüme düşen o çınarın gölgesi yok artık.Bundan sonra bir yanım rüzgârda ve hep kavruk.
* Kavruk bir sonbahar yaprağı suyun üstünde kalakalmış, ufak bir çırpıntıda battı batacak... *
Sayfa 110 - Türkiye iş Bankası Kültür YayınlarıKitabı okudu
Reklam
Halkı açken tok yatan bizden değildir...
"Hükümetlerinizi, saraylarınızı, sürdüğünüz sefalarınızı sizden alacağız! İşte o günden itibaren tarladaki köylü gibi, şehirde aç kalmış kavruk çırak gibi ekmeğinizi kazanmak için siz de çalışacaksınız..."
"Coğrafya kaderdir." der İbn Haldun 1389 senesinde. Arz-ı kürenin en ihtişamlı, en gerçek lafıdır. Mukaddime'de geçer. Yani der ki, ırk diye, milliyet diye birşey yoktur. Coğrafya vardır. Yani der ki, güneş kime daha çok vurursa o kavruk olur, güneşi az gören beyaz kalır. Yani der ki, başka diyardan birini yargılamadan, onun coğrafyasında kendiniz doğmuş gibi düşünün. İbn Haldun bunu beyan ettikten yaklaşık 400 yıl sonra ademoğlu farklı diyarlarda doğduğu için birbirini katletmeye başladı. Farklı diyarlarda doğduğu için diğerlerini hor görmeye, kendini üstün tutmaya başladı. "Nerelisin ?" sorusu literatüre girmiş en ayrılıkçı, en bedbaht sorudur. Ha soran olursa ben dünyalıyım. // İbn Haldun, Mukaddime.
Öykü Konusunda Tavsiyeler
Son zamanlarda öykü konusunda tavsiye vermemi isteyen epey mesajla karşılaşıyorum. Zamanında bende - #17244229 - sormuştum. O günden bugüne epey zaman geçti. Tavsiye edilen birçok kitabı okumaya çalıştım. Ayrıca bunun dışında da rast geldiğim öykücüleri okumaya gayret gösterdim. Bu yazım kesinlikle ukalalık olarak
"Ellerinle hayat verdiğin şeyi bırakıp gidecek misin emekçi kız? Başına buyruk burjuva kızı da, elleri kavruk emekçi kızı da sensin. Hangisi pes ediyor? Hangisi pes ediyorsa onu gönder gitsin, diğeri kalsın burda."
Reklam
1.000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.