Beklemek hiçbir sorunu çözmüyor. Sağlamasını yaptım, bizi kandırmışlar, meğer zaman değil, zamanla ne yaptığımızmış bizi iyileştiren.
Sayfa 202 - inkilapKitabı okudu
Yoksa sizin için de kendinize şefkat göstermek, bir başkasına göstermekten daha mi zor?
..
insan nasıl olur da esirger kendinden şefkati?
Sayfa 160 - inkilapKitabı okudu
Acısıyla tatlısıyla dolu, anlamlı ve zengin bir hayat yaşamak istiyorsam hareket alanımın, seçeneklerimin sınırlı olduğu o kafesten çıkmalıydım.
Sayfa 89 - inkilapKitabı okudu
Okur Takip Önerileri
Adaletli insan herkese karşı bu kurallara uydukça ve hiç kimse, kendisine karşı bunlara önem vermedikçe, bu kurallar kötü insanın yararına, adaletli insanın da zararına olurlar.
Sayfa 55 - Olympia
Kendisinden her şeyi istemeye hakkımız olan bir kimseye karşı hiçbir taahhütle bağlı olmayacağımız açık değil midir?
Sayfa 23 - Olympia
bir millet kendisini niçin satar? Kral, tebaalarının geçimini sağlamak şöyle dursun, kendi geçimini de onlardan çıkarır. Rabelais'ye göre, kral az şeyle de yaşamaz.
Sayfa 21 - Olympia
Köleler zincir altında her şeyi, hatta ondan kurtulmak isteğini bile kaybederler; onlar köleliklerini severler.
Sayfa 19 - Olympia
Ölüm umutsuzluktur, oysaki en kötü yaşamda bile her gün umut güneş çiçeği gibi açar.
Sayfa 36 - YKYKitabı okudu
…
mutluydu ve mutluyken hoşgörülü olmak kolaydır.
Sayfa 217 - EverestKitabı okudu
Hani insanın kendisini en çok sevdiği ve en fazla şımartmak istediği zamanlarda çoktandır hayatın esirgediği özel insanlara ve/veya şeylere koşup, onların kolları arasında, ya da lezzeti içinde zevkten boğulmak istediği o ender anlardan biriydi.
Sayfa 216 - EverestKitabı okudu
pek meşakkatli ve kanlı bir tecrübeden, elbette Çanakkale'nin de dahil olduğu Zafer-i Nihayî'den sonra artık Türk Milleti'nin ancak ilim, irfan ve fen yolundan başka yolda ilerleyemeceği anlaşılmıştır.
Sayfa 136 - EverestKitabı okudu
hayatın edebiyatta bile görülmeyen onca rastlantıdan yararlanmış olması ona büyük bir haksızlık gibi görünmüştü.
Sayfa 89 - canKitabı okudu
O zamana kadar tekdüze birtakım alışkanlıklar içinde geçen günlük yaşantımız, aynı ortak kaygının çevresinde dönmeye başlamıştı birdenbire.
Sayfa 87 - CanKitabı okudu
Emniyet amiri palto soygunu vakasını çok tuhaf bir şekilde karşıladı. İşin özüyle ilgileneceği yerde, Akakiy Akakiyeviç'e evine niçin geç döndüğünü, uygunsuz bir yere girip girmediğini, böyle yerlere takılıp takılmadığını ve benzeri sorular sormaya başladı, öyle ki Akakiy Akakiyeviç çok şaşırıp mahcup oldu..
Sayfa 38 - İthakiKitabı okudu
