Kitap süper akışı,anlatım çok sade,televizyon izler gibi okudum yine çok sevdim ama hakikaten ben de sıkıldım,hiçbir şey olmadı ki bu kitapta...
Zoey yine aşk üçlemesi yaptı .Nokta.
Hadi ama biraz ticari kaygı denmez mi Buna??????
AvP. C. Cast · Pegasus Yayınları · 20112,976 okunma
Dahiler ve Aşkları, büyük bir ciddiyetle ve güçlü bir edebi kaygı ile hazırlanmış bir çalışma. 44 ayrı bilim/edebiyat/sanat insanın çarpıcı aşk yaşamını keyifli ve akıcı bir şekilde okurla buluşturuyor.
Konu aşk olunca; nice güçlü beynin, akıl devre dışı kaldığında nasıl bocaladığını, çaresiz durumlara düştüğünü okumak, "aşk sen nelere kadirsin:)" dedirtti bana.
Kitaptan bende iz bırakan aşklar; Karl Marks, Nazım Hikmet, Elvis Presley, Furuğ Feruhzad, Frida Kahlo, Mevlana, Jean Paul Sartre&Simone de Beauvoir ve Virginia Woolf.
Bu kitabın tadını çıkarmak için mutlaka zamana yayılarak okunmasını öneriyorum.
Daha önce serinin ilk kitabı olan Daima Aşk için söylediğim yorumu tekrarlıyorum. Bence hikayenin trilogy yapılması tamamen saçmalık. Çünkü ilk kitapta bayan karakter tarafından anlatılanların aynısının biraz farklısı erkek karakter tarafından bu kitapta anlatılmış. Aynı şeyleri ikinci kez okuyorsunuz nerdeyse . İyi bir anlatım kurgusuyla her iki kitap birlikte harmanlansaydı benim gözümde çok daha büyük bir başarı olurdu. Üstelik ilk kitabı okuyan herhangi bir kimse belki yazar olmasa bile az biraz hayal gücüyle bu eksik kalan kısımları kendi başına yazabilir bile. Bu erkek bakış açısıyla anlatılan kitap bende sadece ticari kaygı uyandırıyor o kadar.
Kitabı bir arkadaşımın tavsiyesi üzerine orijinal dilinde, İngilizce olarak okudum ve daha sonra Türkçe çevirisini de inceleme imkânım oldu. Dile bu kadar vurgu yapmamın sebebi ise bütün kitabın esasında zekâ geriliği çeken ana karakterin tedavi amaçlı tuttuğu raporlardan oluşuyor olması. Yani kitabın ilk kısımlarında karşınızda henüz kelimeleri doğru düzgün yazmayı beceremeyen bir kahraman ve o'nun yaptığı bir sürü yazım yanlışı olacak. İşte tam da bu noktada yazarın ya da çevirmenin dil hâkimiyeti ve dili kullanışı oldukça önemli bir hâle geliyor. İngilizce versiyonunda dil tutarlı bir şekilde korunarak ve geliştirilerek hikâye devam ettirilmişti. Maalesef çevirisini iz sürecek kadar detaylı inceleyemedim ancak gördüğüm kadarıyla çeviride de gene aynı kaygı güdülerek yeterli özen ve gayret gösterilmişti.
Kitapta Charlie Gordon'un zeki bir insan olma çabası gene kendi tuttuğu ilerleme raporlarıyla anlatılıyor. Karakterin değişiminin kendi iç dünyasına ve çevresine karşı olan etkileri inceleniyor. Gene bu değişimin yarattığı psikolojik durum ve sonuçlar da başarılı bir şekilde ele alınmış. Birçok yerde Charlie'yle beraber üzülüp, o'nunla beraber sevinmeniz muhtemel. Kitabın sonlarına yaklaştıkça hikâyenin nasıl sonlanacağına dair tahminleriniz kuvvetlense de sanıyorum ki tahmin edemeyeceğiniz şekilde artan bir vuruculuk ve etki de olacak.
Özellikle belli bir yaşın üzerindeki çocukların bu kitabı okumaları hâlinde çevrelerindeki diğer insanlara daha duyarlı ve daha nâzik olacakları düşüncesindeyim.