Bizim beynimiz düşünmekten, dilimiz dönmekten, kalemimiz cızırdamaktan kan-ter içindedir. Bu neslin maymunluktan döndürülüp insanlaştırılması yolunda mayanın tam tuttuğunu gördüğümüz gün, ölümü bir şerbet gibi, rahat rahat içebiliriz. “Benî İsrail”in “arz-ı mev’ud”u beklemesi gibi bir nesil bekliyoruz. Bir nesil ki, kendine yakın Müslüman nesilleri bile sevmesin, beğenmesin...
Tıpkı bir velîye dedikleri gibi:
–Siz zamanımızda Sahabiye eşsiniz!
O da şu cevabı vermiş:
–Siz nasıl bana bunu söylüyorsunuz? Eğer Sahabileri görseydiniz, onlara deli derdiniz; onlar da sizi görseydi, bunlar Müslüman değil derlerdi!
İşte bu tefriki yapacak bir nesil...
"Arada bir radyoda duyuyoruz, biri yaralanıyor, kan isteniyor; “Sıfır grubu, R-H negatif kana ihtiyaç var, aman koşturun!” Ben size depolarla muhtaç olduğumuz kanı söyliyeyim: Sıfır grubu yerine namutenahî grubu, R-H yerine A-R, (Allah ve Resûlü) remzini taşıyan kan..."
"Aklımızı başımıza devşirmenin, gönlümüzü özümüze döndürmenin vaktidir."
"Her şeyin değişmesi için bir şeyin değişmesi gerekir."
Cihadı önce nefsine karşı yapmayan bu mücadelede hep eksik ve yarım kalacaktır!