"Ama bugün düşündüğüm de, güçlü biri olmaya kendimi öylesine alıştırmıştım ki zayıf insanları anlamaya çalışmıyordum. Şanslı olmaya fazlasıyla alışmıştım, bazen karşılaştığım talihsiz insanları anlamaya gayret etmiyordum. Sağlıklı olmaya o kadar çok alışmıştım ki, hasta insanların acılarını anlamaya çalışmıyordum . Bir şeyler kötü gidince sıkıntıya düşen, olanlar karşısında aklı başından giden insanlar, görünce, bu durumun sadece onların yeterince gayret göstermemelerinden kaynaklandığına inanıyordum. Dillerinden yakınma eksik olmayan insanların, temelde tembel oldukların, düşünüyordum."
Kayra bir gün bana “Mutsuzluğuna hiç bir çare aramıyorsun.” demişti. “Ve en büyük acının kendininkinin olduğunu düşünüyorsun. Dünyadan haberdar olmayan bütün geri zekalılar gibi.”